Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/15153
Karar No: 2018/21707
Karar Tarihi: 10.10.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/15153 Esas 2018/21707 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2017/15153 E.  ,  2018/21707 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :... Mahkemesi

    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı isteminin özeti:
    Davacı, ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı cevabının özeti:
    Davalı, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkeme kararının özeti:
    Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Taraflar arasında öncelikle çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, adi ortaklığa yöneltilen davada taraf teşkilinin nasıl sağlanacağı konusundadır.
    Yargılamanın hukuka uygun ve sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunmanın özgürce ileri sürülebilmesi ve delillerin eksiksiz olarak toplanıp tartışılabilmesi, öncelikle tarafların yargılamadan haberdar edilmeleri ile olanaklıdır. Hasımsız davalar hariç olmak üzere, dava dilekçesi ile duruşma gün ve saati karşı tarafa tebliğ edilmeden ve taraf teşkili sağlanmadan davaya bakılamaz ve yargılama yapılamaz.
    Hukuk Genel Kurulunun 08.10.2003 tarih, 2003/12-574-564 sayılı kararında vurgulandığı üzere ortak girişim iki veya daha fazla gerçek veya tüzel kişinin belli bir amaca ulaşmak için katkılarını birleştirdikleri bir ortaklık türü olup, bu ortaklığın tek başına tüzel kişiliği bulunmamaktadır.
    6098 sayılı TBK"nın 620. (818 sayılı BK"nın 520.) maddesinde de açıklandığı üzere, adi ortaklığın hükmi şahsiyeti bulunmadığından ortaklar, ortaklık borçlarından dolayı alacaklılara karşı doğrudan doğruya ve sınırsız olarak tüm varlıklarıyla sorumludurlar. Dolayısıyla adi ortaklığın aktif ve pasif dava ehliyeti de yoktur. Bu nedenle, adi ortaklığa ilişkin davalarda adi ortaklığı oluşturan kişilerin taraf olarak hep birlikte hareket etmeleri gerekir. Adi ortaklık tarafından açılacak davaların elbirliği mülkiyeti kuralları gereğince (6098 sayılı TBK"nın 638., 818 sayılı BK"nın 534., TMK"nın 702. Maddeleri) bütün ortaklar tarafından mecburi dava arkadaşı olarak birlikte hareket edilmesi gerekir. Taraf ehliyeti kamu düzeninden olup Mahkemece kendiliğinden gözönüne alınmalıdır.
    Dosya içeriğinden; davanın ... İnşaat ve Turizm İşletmeleri A.Ş.-. ...ve Tic. Ltd. Şti. Adi Ortaklığı aleyhine açıldığı, dava dilekçesinin ortaklığa tebliğ edildiği, dosyaya ibraz edilen vekaletnamenin ... ortaklığı adına münferiden... imzasıyla verildiği, yargılama esnasında tebligatların ortaklık vekili olarak yapıldığı, gerekçeli karar başlığında davalı olarak ortaklığın gösterildiği, temyiz isteminin de ortaklık adına olduğu görülmüştür.
    Yukarıda belirtilen hükümler ve yapılan açıklamalara göre; adi ortaklığı oluşturan her bir şirketin taraf olması gerekirken ayrı ayrı taraf olarak gösterilmemeleri hatalı olup adi ortaklığı oluşturan ortakların her birine dava dilekçesi ayrı ayrı tebliğ edilip taraf teşkili sağlandıktan ve delilleri toplandıktan sonra değerlendirilmeye tabi tutulup sonuca gidilmesi gerekir.
    2-İhbar tazminatı yönünden taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
    İhbar tazminatı, belirsiz süreli ... sözleşmesini haklı bir neden olmaksızın ve usulüne uygun bildirim öneli tanımadan fesheden tarafın, karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminattır. Buna göre, öncelikle ... sözleşmesinin Kanun"un 24 ve 25. maddelerinde yazılı olan nedenlere dayanmaksızın feshedilmiş olması ve 17. maddesinde belirtilen şekilde usulüne uygun olarak ihbar öneli tanınmamış olması halinde ihbar tazminatı ödenmelidir.
    Dosya içeriğine göre, davalı ve davacının imzasının bulunduğu 14.01.2014 tebliğ tarihli fesih bildirimi başlıklı belgede "..firmamızın ekonomik durumunun bozulması nedeni ile işinize 28.01.2014 tarihinde istenmeyerek son verilecektir. 4857 sayılı ... Kanununun 17. maddesi gereğince 2 hafta ihbar süreniz olduğu tespit edilmiştir. Bu yazımızın tarafınıza tebliğinden itibaren 2 haftalık ihbar sürenizi kullanmanızı ve bu süre içerisinde ... ... arama izniniz olduğunu bilmenizi, ...ihbar sürenizin sonunda firmamızla ilişiğinizin kesileceğinden kıdem tazminatınız ile diğer kanuni alacaklarınızın ödenmesi için firmamıza müracaatınızı ricaen tebliğ ederiz." ibaresinin yer aldığı anlaşılmıştır. 14.01.2014 tebliğ tarihli “fesih bildirimi tebligatı”başlıklı bu belge ile davalı tarafından davacıya ihbar öneli tanınarak fesih ihbarında bulunulduğu, davacı tarafından da kabul edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi