Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2015/10141 Esas 2016/1579 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/10141
Karar No: 2016/1579
Karar Tarihi: 22.02.2016

Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2015/10141 Esas 2016/1579 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bir kişi çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkum edilmiştir. Mahkeme, suç ve hüküm tarihinde 15 yaşından küçük olan mağdurun suçtan zarar gördüğü konusunda tereddüt bulunmadığını belirtmiştir. Mağdurun vekili de davaya katılma hakkına sahip olduğu kabul edilmiştir. Temyiz itirazları reddedilerek önceki hüküm onanmıştır. 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesiyle ilgili iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması gerektiği belirtilmiştir.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi, 'Cinsel ihtiyaçların giderilmesi amacıyla bedeni temas ya da benzeri faaliyetlere teşvik etmek suretiyle cinsel istismarda bulunma, çocuğun cinsel istismarı' suçlarını düzenlemektedir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 237/2. maddesi, suçtan zarar gören mağdurun katılma hakkını düzenlemektedir. 260/1. madde ise suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolu açık olduğunu belirtmektedir.

14. Ceza Dairesi 2015/10141 E. , 2016/1579 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAMEDEKİ
DÜŞÜNCE : Onama

İlk derece mahkemesince verilip re"sen de temyize tabi hüküm temyiz edilmekle, 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler de gözetilerek dosya incelendi.
5271 sayılı CMK"nın 260/1. maddesine göre katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolunun açık olduğu, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.10.2010 gün ve 2010/9-149 Esas, 2010/205 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere suç ve hüküm tarihinde kayden onbeş yaşından küçük olan mağdurun katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecek bir tereddüt bulunmadığı, mağdura yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilin sanığın cezalandırılmasını isteyip katılma talebinde bulunması ve mağdurun kanuni temsilcisi babası ..."nin de 09.07.2014 tarihli celsede sanıktan şikâyetçi olup davaya katılan olarak kabulüne karar verilmesi karşısında, mağdur vekilinin de davaya katılma hakkının bulunduğu ve katılma talebiyle ilgili bir karar verilmemiş ise de mağdur vekilinin yargılama sırasında açıkça katılma iradesini ortaya koyduğu anlaşıldığından, 5271 sayılı CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca suçtan zarar gören mağdur ..."in katılan, vekilin de katılan mağdur vekili olarak kabul edilmesine karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Hükümden sonra 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanık müdafii ve katılan mağdur vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle re"sen de temyize tabi hükmün ONANMASINA, 22.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.