18. Ceza Dairesi Esas No: 2018/43 Karar No: 2018/3523 Karar Tarihi: 13.03.2018
Görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2018/43 Esas 2018/3523 Karar Sayılı İlamı
18. Ceza Dairesi 2018/43 E. , 2018/3523 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; TCK"nın 265. maddesinde "görevi yaptırmamak için direnme" başlığıyla "seçenekli hareketli" ve "amaçlı bir fiil" olarak düzenlenen ve görevin yapılmasını önleme maksadıyla kamu görevlisine karşı gelinmesi eylemleri cezalandırılan suç tipinde; hareketin icra vasıtalarının "cebir veya tehdit" şeklindeki icrai davranışlarla işlenebileceğinin öngörüldüğü ve belirtilen tipik hareketleri içermeyen pasif direnme fiillerinin bu suçu oluşturmayacağı göz önüne alındığında, mahkeme kabulüne göre sanık ... "ın parmağındaki kesik nedeniyle yanında bu olay nedeniyle hakkında mahkumiyet hükmü kurulan... olduğu halde Yamanlar Polikliniğine gelerek burada tedavisinin yapıldığı sırada bağırıp çağırması üzerine olay yerine çağrılan polis memurları müştekiler... ve ..."ün kendisini ekip otosuna bindirmek istedikleri sırada onlara direnerek ellerinden kaçıp kurtulmaya çalışmak, biber gazı kullanan müştekilerin etkisiz hale getirdikleri sanığın bu kez polis aracına vurmak suretiyle sol arka camını kırmak şeklinde gerçekleşen eylemde direnme suçunda aranan cebir veya tehdit unsurlarının ne şekilde gerçekleştiği kanıtlara dayalı olarak tartışılıp gösterilmeden, eksik kovuşturma ve yetersiz gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi, Kabule göre de; 1- Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 09/02/2016 tarih ve 2014/871 Esas, 2016/42 Karar sayılı kararında da benimsendiği üzere, kısa süreli hapis cezasının ertelenmesine dair ilk hükmün yalnız sanık tarafından temyiz edilip Özel Dairece lehe bozulmasından sonra, 6 ay 20 gün hapis cezası şeklindeki açıklanması geri bırakılan ikinci hükmün, sanığın, denetim süresi içinde kasıtlı suç işlemesi nedeniyle CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca açıklanması sırasında ""cezayı aleyhe değiştirme"" yasağı gözetilerek, infazın ilk hükümdeki gibi ertelenmesine dair şerh düşülmeksizin, sanığın hapis cezası ile mahkumiyetine karar verilmesi suretiyle, 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesine muhalefet edilmesi, 2- TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması, Kanuna aykırı, sanık ..."ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/03/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.