19. Hukuk Dairesi 2015/4560 E. , 2015/8479 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
vek. Av. ...
vek. Av. ...
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili ve dava dışı sigorta şirketi aleyhine açılan ....Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/721 esas sayılı tazminat davasında, davacı ..."nin, alışveriş merkezinde bulunan işyerindeki ısıtma sisteminde meydana gelen arıza nedeniyle işyerini su bastığını ve bu nedenle birçok ticari malın zarar gördüğünü belirterek zararının giderilmesini talep ve dava ettiğini, söz konusu davada iş bu davanın davalısı 73 Pepe Ltd. Şti"ne davanın ihbar edildiğini, davalı şirketin o dosyaya gerekli beyanlarını sunduğunu, o davada alınan 25/04/2008 tarihli bilirkişi raporuna göre montajı yapan müvekkilinin %70, montajı yapılan malı üreten bu dava davalısı ... oranında kusurlu olduklarının belirlendiğini ve söz konusu raporun hükme esas alındığını, mahkemece toplam 34.136,00 TL zararın tahsiline karar verildiğini, onanıp kesinleşen mahkeme ilamının icra takibine konu edildiğini ve müvekkili tarafından dosyaya borcun tamamının 110.780,00 TL olarak yatırıldığını, söz konusu davada davalının %30 kusurlu olduğu tespit edildiğinden müvekkilince ödenen borcun %30"una isabet eden 33.234,00 TL’den davalının sorumlu olduğunu belirterek, bu tutarın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafın sözünü ettiği 2005/721 esas sayılı dosyada alınan raporda boruların burulmasız monte edilmesi gerektiğinin yazılması gerektiğinden bahisle müvekkilinin kusurlu bulunduğunu, ancak ihbardan sonra müvekkilin ürettiği ürünlerin paketleri içinde yer alan belgelerde ürünlerin nasıl monte edilmesi gerektiği hususlarının yazılı olduğu bildirilerek raporlara itiraz edildiğini, mahkemenin itiraz edilen raporu esas alarak karar verdiğini, daha sonra dava dışı sigorta şirketi tarafından davacıya ve müvekkiline karşı açılan Konya 1.Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2006/183 esas sayılı davasında ise müvekkilinin kusurunun olmadığı yönünde rapor düzenlendiğini, ayrıca 2005/721 esas sayılı dosyada müvekilini kusurlu bulan bilirkişilerin, 2006/183 esas sayılı dosyada ilgili belgelerin sunulmasından sonra müvekkilini kusursuz bulduklarına ilişkin ek raporu düzenlediklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere ve özellikle bu dosyada alınan bilirkişi raporu ile Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2006/183 E. sayılı dosyasında 8 kişilik heyetten alınan bilirkişi raporuna göre; davalının kusursuz olduğu, üretici firma olan davalı şirketin gerek borunun üretimi ve gerekse kullanıcıları bilgilendirme noktasında üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
../..
Davacı, dava dışı ... tarafından açılan tazminat davası sonucunda ödeme yaptığını belirterek, bu ödemenin kendisine kusurlu mal verdiğini ileri sürdüğü davalıdan kusuru oranında rücuen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davacının sözünü ettiği ve kendisinin davalı olduğu, ...Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2005/721 esas sayılı dosyasında dava, bu dava davalısı ... ihbar edilmiş, yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda davacı... oranında kusurlu görülmüş ve bu rapor hükme esas alınarak tazminata hükmedilmiştir. HMK"nun 64.maddesinde, ihbar edilen davada verilen hükmün ihbar eden kişiye etkisi hakkında HMK 69 uncu maddenin ikinci fıkrası hükmünün kıyasen uygulanacağı belirtilmiş, HMK 69/2 maddesinde ise, fer"î müdahilin, tarafla rücu ilişkisinde, asıl davadaki uyuşmazlık hakkında yanlış karar verildiği iddiasının dinlenilmeyeceği, ancak, müdahil, zamanında ihbar yapılmadığı için davaya geç katıldığını veya yanında katıldığı tarafın iddia ve savunma imkânlarını kullanmasını engellediğini ya da kendisince bilinmeyen iddia ve savunma imkânlarının, tarafın ağır kusuru sebebiyle kullanılamadığını belirterek, yanında katıldığı tarafın yargılamayı hatalı yürüttüğünü ileri sürebileceği yönünde düzenleme getirilmiştir. Davalı ihbar edilen sıfatı ile yer aldığı davada davacı ... yanında davaya feri müdahil olarak katılıp verilen kararı temyiz etmemiştir. Dolayısıyla söz konusu yasa maddeleri uyarınca, ....Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2005/721 E., 2010/472 K. sayılı kararına esas alınan bilirkişi raporu bu davada davalıyı bağlayıcı niteliktedir. Mahkemece bu husus dikkate alınmadan yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak davalının kusursuz olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 08.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.