Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/28072
Karar No: 2011/9321

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/28072 Esas 2011/9321 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2010/28072 E.  ,  2011/9321 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul 6. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 09/06/2010
    NUMARASI : 2010/425-2010/1025

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    Borçlar Kanunu"nun 133.maddesine nazaran daha özel nitelikte bulunan ve T.T.K."nun 730/18.maddesi gereğince çekler hakkında da uygulanması gereken aynı Kanunun 662.maddesi zamanaşımının hangi sebeplerle kesileceğini sınırlı bir şekilde açıklamıştır. Anılan maddede zamanaşımını kesen sebepler sayılırken dava açılmasının da zamanaşımını keseceği belirtilmiştir. Maddede yalnızca mücerret dava açılmasından söz edilmesine, bu davanın kimin tarafından açılması gerektiğine ilişkin madde metninde bir açıklık bulunmamasına, esasen borçlu tarafından açılan davada alacaklı durumunda bulunan davalının iddiasını def’i yolu ile de ileri sürmesinin mümkün bulunmasına göre, borçlu tarafından alacaklı aleyhine açılan menfi tespit davasında alacaklının iddiasını def’i yoluyla ileri sürmesi halinde zamanaşımını kestiğinin kabulü gerekir. Nitekim Yargıtay hukuk Genel Kurulunun 22.4.1994 tarih, 1981/10-11-716 Esas, 1994/141 karar ve yine 20.11.1996 gün ve 1996/12-654 Esas, 1996/805 karar sayılı kararlarında da aynı ilke kabul edilmiştir.
    Somut  olayda  borçlu tarafından menfi tespit  davası açıldığı ,alacaklının anılan davada verdiği cevap dilekçesi ile davanın reddini talep ederek alacak iddiasında bulunduğu, bunun yukarıda belirtilen anlamda iddiasını def’i yoluyla ileri sürmek anlamında olduğu ve yargılamanın halen derdest bulunduğu görülmüştür. Bu dava süreci  içinde ve menfi tespit kararının kesinleşme tarihine kadar zamanaşımı süresi işlemeyeceğinden, mahkemece  zamanaşımı itirazının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde istemin kabulü isabetsizdir.
    SONUÇ  : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 12.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi