12. Ceza Dairesi 2018/2981 E. , 2019/11657 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç :Taksirle öldürme
Hüküm :TCK’nın 85/1, 63, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin seçenek yaptırımların uygulanmamasına, sanığın kusurlu olmadığına, eksik inceleme yapıldığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak ;
1-Dosya içeriğine göre, sürücü belgesi bulunmayan sanığın idaresindeki otomobil ile meskun mahalde, yağmurlu havada, gece vakti, aydınlatmanın olmadığı tek yönlü iki şeritli genişliği 6 metre olan eğimli il yolunda seyir halindeyken koyu renk kıyafetli 76 yaşındaki yayaya çarparak olay yerinden ayrıldığı ve yayanın ölmesi ile sonuçlanan olayda, kaza inceleme raporunda, yayanın otomobilin karşı istikametinden otomobilin geldiği istikamate doğru kaplama içerisinde yürüdüğünün ve çarpışmanın ise otomobilin bulunduğu şeritte yolun 1-1,5 metre içerisinde meydana geldiğinin tespit edildiği ve İstanbul Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı tarafından bu doğrultuda düzenlenen raporda her ne kadar sanığın asli kusurlu olduğu belirlenmiş ve mahkemece kabul edilmiş ise de, sanığın gece vakti, yağmurlu havada yola gereken dikkati verip far ışıkları altındaki görüş alanını kontrol altında bulundurması ve karşı istikametten gelip aracının geldiği yöne doğru yürümekte olan müteveffa yaya nedeniyle zamanında etkili fren tedbiri alması gerekirken bu hususlara riayet etmeyerek almış olduğu manevra tedbirinde yetersiz kaldığı ve bu nedenlerle tali kusurlu olduğu anlaşılmakla; taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle aynı Kanun"un 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekmekte olup, dava konusu olayda sanık tali kusurlu olmakla maddede öngörülen cezanın alt sınırı nazara alınmak suretiyle, cezada orantılılık ilkesi ile adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, teşdidin derecesinde yanılgıya düşülmek suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini;
2-5237 sayılı TCK"nın 53/6. maddesinde, belli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkumiyet hâlinde, üç aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere, bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilebileceği düzenlendiği; dosya içeriğinden ve UYAP üzerinden yapılan sorgulamada, suç tarihi itibariyle sürücü belgesi bulunmadığı anlaşılan sanık hakkında TCK"nın 53/6. maddesi gereğince sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 10.12.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.