Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2005/15-625
Karar No: 2005/736

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2005/15-625 Esas 2005/736 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2005/15-625 E.  ,  2005/736 K.

    "İçtihat Metni"

     

     

    Mahkemesi

    :

    Büyükçekmece 2.Asliye Hukuk Mahkemesi

    Günü

    :

    07.04.2005

    Sayısı

    :

    2654-217

     

     

     

     

     

     

     Taraflar arasındaki “tasarrufun iptali” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Büyükçekmece Asliye 2.Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 01.05.2001 gün ve 1999/1161-2001/540 sayılı kararın incelenmesi Davalı .. S.. K... vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 08.12.2003 gün ve 2003/5783-5869 sayılı ilamı ile ;

    (...Dava ve birleşen dava İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.

    Mahkemece bedeller arasında pek fahiş fiyat farkı bulunduğu ve davalı dördüncü kişinin iyi niyetli olduğunu kanıtlayamadığı gerekçesiyle dava kabul edilmiştir.

    Bedeller arasında pek fahiş fiyat farkı bulunması taşınmazı borçludan satın alan üçüncü kişi bakımından iptal nedeni sayılabilir. Bu durumda ise, taşınmazı borçludan satın alanın iyi niyetli olup olmadığına bakılmaksızın iptal kararı verilir. Taşınmazı borçludan değil de borçlunun sattığı kişilerden satın alanlar hakkında iptal kararı verilebilmesi ancak kötü niyetli olmaları halinde mümkündür. Kötü niyetten maksat borçlunun durumunun satın alan kişi tarafından bilinmesi ve bilinebilecek durumda olmasıdır. Satın alan kişinin kötü niyetini kanıtlama yükü de davacı alacaklıya aittir.

    Somut olayda, davalı T... S... K... taşınmazdaki payı borçludan değil, borçlunun satışta bulunduğu Metin Akın’dan satın almıştır. Bu nedenle bu davalı yönünden uyuşmazlığın İİK.nun 278.maddesine göre değil, 280.maddesine göre değerlendirilmesi gerekecektir. Başka bir anlatımla; adı geçen davalının kötü niyetli olduğunu, yani borçlunun aciz içinde olduğunu ve alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla taşınmazlarını gerçekten sattığını veya muvazaalı olarak devrettiğini bildiğini veya bilebilecek durumda olduğunu davacı banka ispatlamalıdır. Toplanan delillere göre davacı banka davalı dördüncü kişinin kötü niyetli olduğunu kanıtlamış değildir. Dairemizin uygulamasına göre; taşınmazın hacizle yükümlü olarak satılması, bedelin düşük olarak gösterilmesi ve satışların kısa aralıklarla yapılması kötü niyetin varlığını kabule yeterli sayılmamaktadır.

    Bu durumda mahkemece; davalı T... S... K... hakkında açılan 1999/1237 esaslı davanın reddedilmesi, diğer davalılar hakkında açılan 1999/1161 esaslı davanın da İİK.md.283/II. Uyarınca bedele dönüşmesi nedeni ile kabulü ile davacı alacağından fazla olmamak üzere 36.697.385.550 TL. satış bedelinin davalı Metin Akın’dan tahsiline karar verilmesi gerekirken, yasa maddelerine yanlış anlam verilerek ve delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmadığından karar bozulmalıdır...)

    Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle,yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. 

    TEMYİZ EDEN: Davalı Tuncel Serdar Kırcı vekili 

    HUKUK GENEL KURULU KARARI  

    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

    Dava, İcra ve İflas Kanunu’nun 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olup; Davacı/alacaklı banka tarafından davalılar borçlu H..S...T..., lehine tasarrufta bulunulan M.. A.. ve birleşen dosyada da M.. A..’ın lehine tasarrufta bulunduğu T... S... K.. aleyhlerine açılmıştır.

    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; davalılardan T... S... K.. vekilinin temyizi üzerine karar, Özel Dairece yukarıda başlık bölümünde yer alan gerekçelerle bu davalı yararına bozulmuştur.

    1-Ön Sorun Ve Değerlendirmesi;

    Bozma sonrası yapılan yargılamada; davadan ilanen tebligatla haberdar olan borçlu H.. S... T... verdiği 14.03.2005 tarihli dilekçe ile kendisi hakkındaki davanın reddini istemiş; bozmaya uyulup uyulmama yönünde açık bir beyanda bulunmamıştır. Davacı vekili bozmaya uyulmasını, ancak ibraz ettiği yeni delillerin toplanmasını; Davalı M.. A.. ve davalı T... S... K.. vekilleri ise bozmaya uyulmasını istemişlerdir.

    Mahkemece direnme kararı verilmiş; davalı T... S... K.. vekili hükmü hem usul hem de esas yönünden temyiz etmiştir.

    İşin esasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine girişilmezden evvel ön sorun olarak bu husus ele alınmış;

    Tarafların bozma sonrasındaki yargılama evresinde yukarıda açıklanan beyanları gözetilerek direnme kararı verilmesinin olanaklı olup olmadığı hususu öncelikle irdelenmiş; davacı vekilinin delillerinin toplanması yönündeki beyanı, davalılardan H.. S.. T...’un bozma ilamına uyulup uyulmama yönünden açık bir beyanda bulunmamış olması karşısında usulü kazanılmış hakkın varlığından söz edilemeyeceği ve bu durumda hakimin bozmaya uyup uymama konusunda takdir hakkını serbestçe kullanmasına yasal bir engel bulunmadığı gözetilerek ön sorun dolayısıyla da davalı Tuncel Serdar Kırcı vekilinin usule yönelik temyiz itirazlarının reddine oybirliği ile karar verilmiştir.

    2-Davalı T... S... K.. vekilinin esasa yönelik temyiz itirazlarına gelince;

    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

    S O N U Ç : Davalı T... S... K.. vekilinin;

    1-Yukarıda (1).maddede açıklanan nedenlerle usule ilişkin temyiz itirazlarının oybirliğiyle REDDİNE,

    2-Yukarıda (2).maddede açıklanan nedenlerle esasa ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, oyçokluğu ile, Karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.12.2005 gününde, karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi