16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5188 Karar No: 2018/5365 Karar Tarihi: 21.12.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5188 Esas 2018/5365 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, suçlu olan kişiye silahlı terör örgütüne üye olma suçundan ceza verildiği belirtilmiştir. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildiği belirtilen kararda, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu ifade edilmiştir. Sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin yerinde görülmediğinden temyiz davasının esastan reddedildiği belirtilen kararda, Adli emanetin yasal şartları oluşmadığı halde imhasına karar verilmesinin kanuna aykırı olduğu belirtilerek, hükmün bu nedenle bozulduğu belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak ise 5237 sayılı TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca hükme varıldığı ifade edilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2018/5188 E. , 2018/5365 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine ancak: Haklarında yasaklama kararı bulunmayan ve suç unsuru içerdiğine dair tespite yer verilmeyen Adli emanetin 2016/155 ve 2017/952 sırasında kayıtlı kitapların sahiplerine iadesi yerine yasal şartları oluşmadığı halde imhasına karar verilmesi Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın CMK"nın 303/1. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 2. maddesinden "karar kesinleştiğinde imhası için Emniyete Gönderilmesine", ibarelerinin çıkarılarak yerine "sahiplerine iadesine" ibarelerinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.