3. Ceza Dairesi 2021/1689 E. , 2021/9682 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi :... 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 27.06.2018 tarih ve
2018/140 - 2018/192 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca hükmedilen hapis cezalarına ilişkin istinaf başvurularının esastan reddi
Temyiz edenler : ..., sanık ...,... ..., ..., ...ve sanıklar müdafileri
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
I-a-...Üniversitesi Rektörlüğünün temyiz talepleri yönünden;
... Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesinin ...Üniversitesi Rektörlüğünün hükmü temyiz etme hak ve yetkisi olmadığından bahisle temyiz istemini reddine dair ek karar usul ve yasaya uygun olduğundan ONANMASINA,
b- Sanık ... müdafiinin temyiz talepleri yönünden;
Bölge Adliye Mahkemesi kararının 28.09.2019 tarihinde usulüne uygun olarak sanık ve müdafiine tebliğ edildiği halde bu kararın 5271 sayılı Kanunun 291/1. maddesinde görülen onbeş günlük yasal süresinden sonra 08.11.2019 tarihinde temyiz edildiği anlaşılmakla, CMK"nın 298. maddesi uyarınca temyiz talebinin süre yönünden REDDİNE,
Sanıkların el konulan malvarlıklarının müsaderesine ilişkin taleple ilgili mahallinde her zaman karar verilebilmesi mümkün görülmüştür.
Diğer temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
II- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümler ile ilgili olarak:
Sanıklar ... ve müdafii ile ... müdafiinin duruşmalı inceleme istemlerinin, İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemesinde, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren, sanıklar ..., ..., ... müdafilerinin duruşmalı inceleme istemlerinin ise hükmolunan cezanın süresi itibariyle yasal koşulları oluşmadığından, 5271 sayılı CMK’nın 299/1 maddesi gereğince REDDİNE,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre çocuğunu örgütle iltisaklı okula göndermenin müsnet suç yönünden delil ya da örgütsel faaliyet olarak değerlendirilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede:
A- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... yönünden;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanıklar ..., ..., ..., ... ve sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine. ancak;
a- Takdiri indirim nedeni olarak; faillerin geçmişleri, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın faillerinin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususların göz önünde bulundurulması gerektiği gözetilmeden geçmişte haklarında herhangi bir suç kayıtları ve sabıkaları bulunmayan, dosyaya yansıyan olumsuz bir davranışları da tespit edilemeyen sanıklar hakkında soyut yasal kavramlar kullanılmakla yetinilerek, dosyaya özgülenmemiş yeterli olmayan gerekçe ile TCK’nın 62. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
b- Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanıklar hakkında verilen hapis cezalarının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak doğrudan ve yalnızca TCK"nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde 58/6,7 ile 5275 sayılı Kanunun 108/4. maddelerinin de yazılması,
B- Sanık ... yönünden:
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı"nın kabul edildiği gözetilmekle,
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, temyiz aşamasında geldiği anlaşılan, sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna ilişkin ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının, duruşmada CMK"nın 217. maddesi gereğince okunup tartışılmasından sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken yetersiz ByLock sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre de;
a- Takdiri indirim nedeni olarak; failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususların göz önünde bulundurulması gerektiği gözetilmeden geçmişte hakkında herhangi bir suç kaydı ve sabıkası bulunmayan, dosyaya yansıyan olumsuz bir davranışı da tespit edilemeyen sanık hakkında soyut yasal kavramlar kullanılmakla yetinilerek, dosyaya özgülenmemiş yeterli olmayan gerekçe ile TCK’nın 62. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
b- Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanık hakkında verilen hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak doğrudan ve yalnızca TCK"nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde 58/6,7 ile 5275 sayılı Kanunun 108/4. maddelerinin de yazılması,
Kanuna aykırı olup, sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, sanıkların tutuklulukta geçirdikleri süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı ve bozma nedeni gözetilerek tutukluluk hallerinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın ... 7. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.10.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.