16. Hukuk Dairesi 2015/5469 E. , 2017/752 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "tescil hükmü ile oluştuğu anlaşılan katılanın dayanağı tapu kaydının ilk oluştuğu günden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte maliki ya da maliklerini gösterecek ve açıkta pay kalmayacak şekilde haritasıyla birlikte getirtilmesi, katılanın, kayıt maliki ya da malikleri ile akdi ya da irsi ilişkisinin belirlenmesi, bundan sonra mahallinde usulünce keşif yapılarak tapu kaydının haritası varsa haritası esas alınarak haritası yoksa hudutlarına itibar edilerek kaydın 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 20. maddesi hükmü uyarınca yerine uygulanması, taşınmazın tümü ya da bir bölümünün tapu kaydının kapsamı dışında kalması halinde kapsam dışında kalan taşınmaz bölümü üzerinde zilyetlik araştırması yapılması, tutunulan tapu kaydının dava dışı 120 ada 21 parsel sayılı taşınmaza revizyon gördüğü 120 ada 21 parsel sayılı taşınmazın da Kadastro Mahkemesinin 2006/47 Esas sayılı dava dosyasında davalı olduğu anlaşıldığına göre usulün 45.maddesine göre dava dosyalarının birleştirilmesi hususunun düşünülmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, ... İlçesi ... Köyü 120 ada 18 sayılı parselin kadastro tespitinin iptaline, taşınmazın kayıt maliki ... mirasçılarına payları hüküm fıkrasında gösterilmek suretiyle tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılardan Tahsin ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacı tarafın dayandığı tapu kaydının çekişmeli taşınmazı kapsadığı, davacılar ile tapu maliki arasında ırsiyet bağı bulunduğu, davalılar taşınmaza zilyet iseler de taşınmazı tapu malikinden ya da mümessillerinden tapu dışı bir yöntemle edindiklerine dair delil ileri sürülmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Mahkemece Yargıtay bozma ilamına uyulduğuna göre, bozma ilamında işaret edilen hususların eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Bozma ilamına uyulmakla, taraflar yararına usuli müktesep hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma gereklerinin yerine getirilmesi zaruridir. Mahkemece davacı tarafın tescil hükmü ile oluşan tapu kaydının haritasına göre uygulanmasına değinen bozma ilamına uyulmuş olup, bozma sonrası yapılan keşif sonucu alınan fen bilirkişi raporunda, dayanak tapu kaydının krokisi fenni sıhhati haiz olmayıp birebir uygulanmasının mümkün değilse de şeklen ve tûlen kroki uygulandığında davacı taraf adına tespit edilen dava dışı 120 ada 21
parsel sayılı taşınmaz ile aynı ada 64 sayılı parselin (A) harfi ile gösterilen bölümünü kapsadığı belirtilmiştir. Toplanan delillerden ve tüm dosya kapsamından çekişmeli 120 ada 18 parsel sayılı taşınmaz ile dayanak tapu kayıt kapsamında kaldığı gerekçesi ile hükmen davacı taraf adına kesinleşen komşu 21 parsel sayılı taşınmaz arasındaki sınırın ... olup değişmediği anlaşılmaktadır. Yine dosya arasında bulunan ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 1984/14 Esas ve 1990/25 Karar sayılı davacı tarafın miras bırakanı ... tarafından davalı tarafın miras bırakanı Hamza’nın da aralarında bulunduğu davalılar aleyhine açılan el atmanın önlenmesi davasında, Hamza hakkında olan dava atiye bırakılmış ve yargılama sonucu verilen hüküm ile Hamza aleyhine bir karar oluşturulmamıştır. Hal böyle olunca, davacı taraf dayanağı tapu kaydının dava konusu 120 ada 18 parsel sayılı taşınmazı kapsamadığı, taşınmazın davalıların zilyetliğinde bulunduğu anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesi gerekirken, tanık ve yerel bilirkişi anlatımları ile fen bilirkişi raporuna aykırı olacak şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olup, temyiz itirazlarının açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 10.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.