Esas No: 2021/52
Karar No: 2022/846
Karar Tarihi: 24.11.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/52 Esas 2022/846 Karar Sayılı İlamı
T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/52 Esas
KARAR NO : 2022/846
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/06/2020
KARAR TARİHİ : 24/11/2022
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 9. maddesine göre Türk Milleti adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız------ Asliye Ticaret Mahkemesince, tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
I.İDDİA:
Davacı vekili; dava dilekçesinde, 21/12/2019 tarihinde ------sevk ve idaresinde bulunan davalı tarafından-----numaralı trafik poliçesiyle sigortalı olan----- bulvarı üzerinde seyir halinde iken-------Cadde dönel kavşağına geldiği sırada aracının ön kısımları ile ------ Cadde üzerinden gelip ------ dönel kavşak içerisinden geçiş yapmakta olan müvekkiline ait olup o esnada------- plakalı aracın sağ yan kısımları ile çarpışması ve bu çarpışma sonucunda davacıya ait aracın sol kısımları ile de orta refüj kaldırım taşına çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini. ------Sulh Hukuk Mahkemesinin ------Değişik iş No lu dosyasında ------ bilirkişi raporuna göre davalı tarafından sigortalı olan ----- plakalı araç sürücüsü------- asli ve 4100 oranında kusurlu olduğu ve müvekkilinin bu kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığının tespit edildiğini.------kaza sohrası alınan uzman görüş raporuna göre de, müvekkiline ait ----- plakalı araçta 25.291,42 TL hasar bedeli. 418 KDV 4.552,45 TL ve 442,50 TL -------olmak üzere toplam 30.286.37-TL hasar meydana geldiğini, davalı şirkete 19.02.2020 tarihinde başvuru yapıldığını ve talebin reddedildiğini, arabuluculuk görüşmelerinde de bir netice alınamadığını belirterek neticede, bilirkişi raporundan sonra hardı yatırılarak islah edilmek ve fazlaya ilişkin hakları saklı katmak kaydıyla şimdilik 5.000.00 TL hasar bedeli ve 442.50 TL-------ücreti olmak üzere toplam 5.442.50 TL hasar bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden tahsil ile davacı tarafa verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ll. SAVUNMA:
Davalı vekili; cevap dilekçesinde, davalı sigorta şirketinin kurum adresinin ------olduğuhu, davalının ikametgâh malik. ----- tesi kuralı gereği davanın yetkili -----Asliye Ticaret Mahkemelerinde açılmasının gerektiğini, davacının talebi belirlenebilir olması sebebiyle belirsiz dava açılmasında hukuken menfaati bulunmadığından davanın usulden reddinin gerektiğini, davacı vekil tarafından sunulan|dava dilekçesinde müvekkili sigorta şirketince sigortalanmış olan araç sürücüsünün kusurlu olduğu ve davacı tarafın ise kusursuz olduğu beyan edilmiş ise de müvekkili sigorta şirketinin yalnızca sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumluluğunun bulunduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kazan n meydana gelmesinde kusursuz olması nedeniyle haksız davanın reddinin gerektiğini, davacı vekili her ne kadarilk başvuru tarihinden itibaren faiz işletilmesini talep etmiş olsa da somut dava konusu uyuşmazlık bak ye ıddıası ile açılmış yeni bir talebe ilişkin olduğundan bu durumun uygulanması hukuken mümkün olmadığını belirterek usule yönelik itirazlarının kabulüne, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, yargılama gideri ve ücreti vekâletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini etmiştir.
lll.İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, trafik kazası sonucu uğranılan hasar bedeli ve -----istemine ilişkindir.
-----.Asliye Ticaret Mahkemesi ------sayılı ilamıyla, dava dosyası yetkisizlik kararı verilerek mahkememize gönderilmiştir.İhtilaf; Davalı şirkete sigortalı ------plakalı araç ile davacıya ait------- plakalı araç arasında 21.12.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, kazanın oluşmasında kusur oranının tespiti ile, davacıya ait araçta anılan kaza nedeniyle hasar olup oluşup oluşmadığı, mevcutsa hasar bedelinin miktarının ne olduğu ve hasar bedelinden davalının sorumlu olup olmadığı, ayrıca ------ücretinden davalının sorumlu olup olmadığının belirlenmesi hususundadır.
Tüm Dosya Münderecatı Kapsamında ;
21/121/2019 tarihinde, saat 08:15 sıralarında, davalı tarafa sigortalı araç sürücüsü dava dışı -----yönetimindeki -------plaka sayılı kamyonet ile yerleşim yerinde gündüz vakti seyir halinde iken olay yeri ışık kontrollü kavşak mahallinde trafik lambalarında durmakta olan araçların, sağını kullanarak kavşağa girmek istediği sırada aracının ön kısımları ile kavşak mahallinden geçiş yapmakta olan dava konusu araç sürücüsü----- yönetimindeki ----- plaka sayılı ----- model aracın sağ yan kısımlarına çarpmasını takiben dava konusu aracın çarpmanın etkisi ile orta refüje çarparak son konumunu aldığı olayın meydana geldiği olay anı kamera görüntülerinden anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere,
Davalı tarafa sigortalı araç sürücüsü dava dışı ------ plaka sayılı otomobil ile yerleşim yerinde gündüz vakti seyir halinde iken olay yeri ışık kontrollü kavşak mahalline geldiğinde kavşak mahallini, trafık lambalarında duran araçların konumunu dikkate almadığı, kavşak mahallinde duran aracın sağından geçerek kavşağa girdiği ve olayın meydana gelmesine sebebiyet verdiği, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 47/d (Karayolundan faydaığnanıar, trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan ve yönetmelikte gösterilen diğer kural, yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere uymak zorundadırlar), 54/a-b-4 (Geçme kural ve yasakları) maddelerini ihlal ettiği anlaşılmış olup, kamera görüntülerine göre
Karayolları Motorlu Araçlar ------- Genel Şartları gereğince hasarlanan araçtaki tamirat sonrasındaki hasar bedeli sigorta teminatı kapsamındadır.Bu kapsamda, yukarıda sınırı çizilen sorumluluk kapsamında davalı hasar bedelinden sorumludur.Hasar Bedelinin tespiti yönünden bilirkişi raporu aldırılmıştır.22.09.2021 tarihli bilirkişi raporunda; Dava konusu------ plaka sayılı araçta meydana gelen toplam hasar tutarının orijinal parça kullanılması halinde kaza tarihi itibariyle serbest piyasa koşullarında (KDV dahil) 29.843,87 TL olabileceği, belirtilmiştir.Davacı vekili, 22.09.2021 tarihli bilirkişi raporuna göre dava dilekçesinde 5.000 TL olarak yer alan hasar bedeli talebini 24.843,87 TL artırırak davadaki hasar bedeli talebini toplamda 29.843,87 TL olarak arttırdığı, rapora göre talebi yerinde görülmekle davanın kabulüne karar verilmiştir.
-----Talebi Hakkında Yapılan Değerlendirmede;
------ ücretinin yargılama gideri olarak değerlendirilmesi gerekir. -------
Davacı yanın talep etmiş olduğu -----ise yargılama giderlerinden olup bu anlamda maddi tazminat içerisinde değerlendirilemeyecektir.-------
Bu cihette, davacı tarafça talep edilen ------ alacağı, yukarıda belirtilen emsal kararlarda işaret edildiği üzere yargılama giderleri içersinde değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla, açıklanan sebeple davacının------ ücreti tahsil talebinin, reddine karar verilmiştir; Lakin -------, yargılama giderlerinde değerlendirilmesinden sebeple tarafların leh veya aleyhinde herhangi bir vekalet ücreti hesabına konu edilmemiştir.
Faiz Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Bir haksız fiil olan trafik kazalarından kaynaklı tazminat istemlerinde, temerrüt tarihi kişilere göre farklılık arz eder.
Gerçek Kişiler Açısından; Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır.
Sigorta şirketi açısından ise, sigorta şirketinin poliçe kapsamında sorumlu olduğu tazminatı 2918 sayılı KTK 99. maddesi gereğince başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içerisinde ödemesi gerekmektedir. Bu süre içinde ödeme yapılmaz ise bu süre sonra erdikten sonra 9. gün sigorta şirketinin temerrüde düştüğü kabul edilir. Davacı tarafın davadan önce sigorta şirketine bir başvuruda bulunmaması halinde yada başvuru ispatlanmadığı hallerde davalı sigorta şirketinin dava tarihi itibari ile temerrüte düştüğü kabul edilerek bu tarihten itibaren faize hükmolunması gerekmektedir. (Benzer yönde -------nolu içtihatları)Faiz hususunda ise davacı vekilince her ne kadar kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile alacak birlikte talep edilmişse de sigorta şirketine yapılan başvuru tarihinin 19.02.2020 olması ve 8 iş gününden sonraki gün temerrüt oluşacağından, kabul edilen alacak yönünden temerrüt tarihi 03.03.2020 olarak kabul edilerek, belirtilen tarihten itibaren faiz işletilmiştir.
IV.HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
29.843,87 TL'nin 03/03/2020 tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline,
2--------yargılama giderleri arasında değerlendirilmesine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 2.038,63 TL karar ve ilam harcından 92,95 TL peşin harç ile 425,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 1.520,68TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ------- nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvuru harcı ve 92,95 TL peşin harç ile 425,00 TL ıslah harcı toplamı: 517,95 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 850,00 TL bilirkişi ücreti, 442,50 TL ----- ücreti, 137 TL posta masrafı olmak üzere toplam: 1.429,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalının yaptığı yargılama giderleri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
9-Arabuluculuk aşamasında yapılan ve Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin Hazine tarafından ilgili arabulucuya ödenmesi halinde, bu ücretin 6831 sayılı Kanuna göre davanın açılmasına sebebiyet veren davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.