11. Hukuk Dairesi 2016/2714 E. , 2017/3119 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 21/10/2015 tarih ve 2014/28-2015/642 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava, 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1 maddesi hükmü gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, ... Dış Ticaret Anonim Şirketi"nin 02/10/1997 tarihinde ..., ..., ..., ..., ve ... tarafından beş ortakla aile şirketi olarak kurulduğunu, daha sonra tüm hisseler yönetimin kolaylığı ve aktif olmayan ortakların emekli maaşlarını alabilmeleri açısından ..."e devredildiğini, 26/06/2013 tarihinde 3 yıl süre ile şirketi münferiden temsile ..."ün yetkili kılındığını, görünürde şirket ... adına kayıtlı bulunsa da şirketin ..., ..., ..., ... ve ..."ün ortak malı olduğunu, her ortağın %20 oranında hisse sahibi olduğunu, bu hususun 09/10/2007 tarihinde davacı ... huzurunda şirket yönetim kurulu başkanı ... tarafından kaşelenen ve imzalanan taahhütnamede belirtildiğini, müvekkilinin şirketin iş ve işlemlerini yürütüğünü, borçlarını ödediğini iddia ederek müvekkilinin %20 hissesinin tespiti ve adına tescilini, şirketin müdürlük yetkilerinin kaldırılması ile şirkete kayyım atanmasını talep ve dava dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin davacı ... ile hiç bir ticari ilişkisinin bulunmadığını, aralarında her hangi bir sözlü mutabakat veya yazılı her hangi bir senet ya da taahhütnamenin bulunmadığını, davacı ..."ün 2011- 2012 yıllarında muhasebecinin ... ve Maliyeye borç yeniden yapılandırması için iki adet dilekçe istediğini, müvekkilinin boş kağıtları imzaladığını, davacının bunları doldurduğunu, iddia edilen taahhütnamenin sahte olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamına göre; dava anonim şirketlerde pay sahipliğinin tespiti ve tescil istemine ilişkin olduğu, dava konusu şirketin tek pay sahipli anonim şirket olduğu, tek pay sahibinin ... olduğu, taahhütname tarihi olan 09.10.2007 tarihinde şirketi temsile yetkili kişi ve kişilerin mevcut olmadığı, taahhütnamenin şirket pay defterine kaydedilmediği, anonim şirketlerde senede bağlanmamış ortaklık paylarının devri alacağın temliki hükümleri çerçevesinde gerçekleşeceği, gerçekleştirilen devir işleminin şirkete karşı hüküm ifade edebilmesi için şirketin pay defterine kaydedilmesi gerektiği, davanın dayanağı olan 09.10.2007 tarihli taahhütname de bahsedilen devir işleminin şirket pay defterine kaydedilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava, anonim şirket hissesinin davacı adına tespit ve tescili, şirketin müdürlük yetkileri kaldırılarak şirkete kayyım atanması istemine ilişkindir. Mahkemece hisse devri işleminin şirket pay defterine kaydedilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, şirket hissesinin tesbit ve tesciline ilişkin davada şirketin %100 hissesini elinde bulunduran dava dışı ..."e husumet yöneltilmeden davanın esası hakkında karar verilmesi mümkün değildir. Bu nedenle, mahkemece davacıya ... hakkında ayrı bir dava açması için mehil verilmesi, davacı tarafından dava açılması halinde de bu dava ile birleştirilerek davanın görülmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 29.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.