21. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/17708 Karar No: 2015/9356 Karar Tarihi: 28.04.2015
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2014/17708 Esas 2015/9356 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2014/17708 E. , 2015/9356 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, Bağ-Kur kayıt sürelerinin ortağı olduğu şirketin Ticaret Odası kayıtlarına göre değil de, şirketin vergi kayıtlarına göre tespit edilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Davacı, 31.12.2003 tarihinden itibaren esnaf Bağ-Kur sigortalısı olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Somut olayda; davacının 22.08.1985 tarihinde başlayan esnaf Bağ-Kur sigorta kaydının 5 yıldan fazla prim borcu bulunması nedeni ile 30.06.2000 tarihi itibariyle 5510 sayılı Yasanın geçici 17. maddesi uyarınca durdurulduğu ve 5510 sayılı Yasanın 4/b-3 maddesi uyarınca şirket ortaklarının zorunlu olarak tescil edilmesi gerektiğinden 01.05.2008 tarihinde davacının yeniden tescilinin yapıldığı, Dünya Pazarı Hırdavat Gıda Elektronik İthalat İhracat Taahhüüt Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti."nin kurucu ortağı olduğu, ticaret sicilinin davalı kuruma hitaben yazdığı 8.04.2011 tarihli yazısına göre davacının ortaklık başlama tarihinin 18.08.2000 olup halen ortaklığının devam ettiği, ....Hırdavat Gıda Elektronik İthalat İihracat Taahhüüt Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti."nin vergi kaydının 18.08.2000 tarihinde başlayıp 31.12.2003 tarihi itibari ile mükellefiyetinin sona erdiği anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık ise davacının limited şirket ortaklığının devam edip etmediği ve zorunlu sigortalı sayılıp sayılmayacağı noktasında toplanmaktadır. Davanın yasal dayanağı 1479 sayılı Yasanın 24/I-d maddesi ve 5510 sayılı Yasanın 9. maddesidir. 1479 sayılı Yasanın 24. maddesi bu kanuna göre sigortalı sayılanları düzenlemiş olup, 24/I-d maddesi, limited şirket ortaklarının bu kanuna göre sigortalı sayılacağı hükmüne haizdir. 5510 sayılı Yasa"nın 9. maddesi ise sigortalılığın sona ermesi hallerini düzenlemiş olup, anılan maddenin 3. fıkrası "....limited şirket ortaklarından hisselerinin tamamını devreden sigortalıların, hisse devri yapılmasına ortaklar kurulunca karar verildiği tarihten, anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortaklarının yönetim kurulu üyeliklerinin sona erdiği tarihten, iflas veya tasfiye durumu ile münfesih duruma düşen şirketler için ortağın talep etmesi halinde, mahkeme kararı ile iflasın, tasfiyenin açılmasına, ortaklar kurulu kararı ile tasfiyenin başlamasına veya şirketin münfesih duruma düşmesine karar verildiği, ortakların talepte bulunmaması halinde, mahkemece iflasın kapatılmasına karar verildiği, tasfiyesi sonuçlanan şirketlerinin ortaklarının ise tasfiye kurulu kararının ticaret sicili memurluğunca tescil edildiği tarihten itibaren sona erer " hükmüne haizdir. Hal böyle olunca, 5510 sayılı Yasa"nın 9. maddesi uyarınca davacının halen limited şirket ortağı olduğu anlaşılmakla, 1479 sayılı Yasanın 24/I-d maddesi uyarınca da limited şirket ortaklarının kanun gereği zorunlu sigortalı sayılacağı hususları gözardı edilerek davanın reddi yerine yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 28/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.