3. Hukuk Dairesi 2016/12663 E. , 2017/120 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının IL 6659310-... nolu sözleşme ile ...’ye abone olduğunu, abonelikten doğan borçlarını ödemediğini, davalının müvekkili şirkete 95.558,51 borçlu olduğunu ileri sürerek asıl alacak için Tarifeler Yönetmeliği gereği dava tarihinden itibaren .../.../2010 tarihine kadar aylık %..., .../.../2010 tarihinden sonrası için aylık %....40 oranında gecikme cezası ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacı idarenin abonesi olduğunu, müvekkili şirketin işlerinin bozulması sebebi ile borçlarını ödeyemediğini, borçların yapılandırıldığını, müvekkili şirketin davacıya senet verdiğini, senetlerin bir kısmının ödendiğini, senet dışı abonelik borçları için davacının müvekkili şirket aleyhinde takip başlattığını, halen bir kısım senetlerin davacının uhdesinde olduğunu, talep edilen alacağın hangi dönemlere ait olduğunun belli olmadığını, mükerrer tahsilatın söz konusu olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalının iş yerinde kaçak su kullandığını, tahakkuk ettirilen fatura bedelini ödemediği, davalı tarafından verilen senetlerin başka tahakkuklara ilişkin olduğu, dava tarihi itibari ile davacının davalıdan toplam ¨81.546,64 alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Bilirkişi tarafından hazırlanan 27.....2014 tarihli raporda, davalının 36.678,... TL kaçak su bedeli borcu bulunduğu, bu bedelin ve bu bedele ait gecikme cezasının ... alacağına dahil edilmesi gerektiği, kaçak su bedeli, normal su kullanım bedeli olmak üzere ..."nin davalıdan toplam 51.728, ... TL asıl alacağı bulunduğu, asıl alacağa son ödeme tarihlerinden itibaren ... Yönetim Kurulunca belirlenen gecikme cezası oranlarının uygulanması gerektiği, buna göre asıl alacağın gecikme cezasının 43.245,79 TL olduğu, tahakkuksuz alacak ve sayaç açma kapama bedeli dahil olmak üzere davalının 95.558,51 TL borcu olduğu
belirtilmiş, rapora itiraz üzerine alınan 08.....2014 tarihli ek raporda kaçak su kullanımına ilişkin kısım ile ilgili olarak temerrüt tarihinden itibaren dava tarihine kadar avans faiz üzerinden davacı alacağı hesaplanmıştır. Söz konusu raporda 36.678,... TL kaçak su bedelinin KDV dahil avans faizi 29.233,92 TL olarak hesaplanmış, kullanılan su bedeli ve kaçak su bedeli toplamı asıl alacak 51.728,... TL, avans faizi 29.233,92 TL, tahakkuksuz alacak ve sayaç açma kapama bedeli dahil olmak üzere davalının 81.546,64 TL borçlu olduğu tespit edilmiş, davacı tarafça rapora itiraz edilmesine karşın mahkemece bu rapor hükme esas alınmıştır.
Hükme esas alınan raporda asıl alacağa eklenen ve ödenmeyen su bedeline ait faturalara ilişkin gecikme cezası hesaplanmamış, kaçak su bedeline avans faiz üzerinden gecikme cezası uygulanmıştır.
Davacı tarafın hükme esas alınan bilirkişi raporuna itirazlarını değerlendirmek üzere başka bir bilirkişi heyetinden rapor alınmamıştır. Davalı tarafın sorumlu tutulabileceği bedelin dava konusu olan tahakkuk dönem ve türü esas alınarak ayrı ayrı hesaplanması, abonelik sözleşmesi de getirtilip gecikme cezasının miktarının da kaçak su bedeli ve normal fatura bedeline göre ayrı ayrı belirlenerek hesaplama yapılması gerektiği kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca, mahkemece öncelikle dosyanın daha önceki bilirkişi dışında aralarında su/kaçak su bedeli hesabı konusunda uzman bilirkişilerin de bulunduğu üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna verilmesi, dava konusu alacağın dönem ve türü esas alınarak ayrı ayrı kalemler halinde belirlenmesi, kaçak su ve normal kullanım bedellerine uygulanacak gecikme cezalarının abonelik sözleşmesi de incelenerek, denetime elverişli olarak hesaplanması için rapor alınmalı; davacı tarafın hükme esas alınan bilirkişi raporuna, itirazlarının değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına, BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, HUMK"nun 440/I maddesi uyarınca karar düzeltme yolu açık olmak üzere, ....01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.