Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6428
Karar No: 2017/3112
Karar Tarihi: 29.05.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/6428 Esas 2017/3112 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/6428 E.  ,  2017/3112 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki davada Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti"nce verilen 24.02.2016 gün ve 2016/İHK. 362 sayılı karar, taraf vekilleri tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, saklanmak üzere tevdi edildiği ... ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, dosya için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; Sigorta Tahkim Komisyonu"na başvurarak, davalı ... şirketi ile dava dışı ... Ticaret A.Ş. arasında 31.03.2012 başlangıç tarihli “üçüncü şahıs sorumluluk sigortası poliçesi” düzenlendiğini, müvekkilinin sondaj çalışmaları işini dava dışı ... Ticaret A.Ş.’nin üstlendiğini, sondaj çalışmaları sırasında 18.05.2012 gününden itibaren açılan kuyular çevresinde patlamalar, arazide çökmeler, buhar ve çamur fışkırmalarının meydana geldiğini, patlamalarda yakın bölgelerdeki tarla ve bağların zarar gördüğünü, bunun üzerine müvekkili tarafından bilirkişi incelemesi ile tespit edilen 1.504.455,00 TL zararın bağ sahiplerine ödendiğini ve ibranameler alındığını, bazı tarlaların ise müvekkili tarafından satın alındığını, oluşan zararın söz konusu sigorta poliçesi kapsamında olduğunu ileri sürerek 1.504.455,00 TL’den sovtaj bedellerinin tenzili ile bakiye tutarın ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; zararın davacı işletmecinin sigortalıya verdiği talimatlar doğrultusunda yapılan çalışmalardan meydana geldiğini için teminat kapsamına girmediğini, talep edilen miktarın fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının oluşan zararları bağ sahiplerine ödediği ve ibraname aldığı, bu durumda alacağın temliki hükümlerine göre davalı ... şirketinden talepte bulunabileceği, davacı tarafından ödenen zararın sovtaj bedeli düşüldükten sonra 1.279.651,97 TL olarak tespit edildiği, oluşan zararın tamamından davalının sorumlu olduğu gerekçesiyle başvurunun kabulü ile 1.279.651,97 TL’nin 23.07.2013 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, davalı vekili tarafından karara yapılan itiraz üzere İtiraz Hakem Heyetince, davacının hasarın meydana gelmesinde %50 kusurlu olduğu gerekçesiyle itirazın kısmen kabulü ile 639.825,98 TL’nin 23.07.2013 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Sigorta Tahkim Komisyonu kararını, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, kararın gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davacının poliçenin tarafı olmayan zarar gören üçüncü kişilerin zararlarını ödeyerek bu zararları temlik almak suretiyle temlik alan sıfatıyla işbu davayı açmış olmasına göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Dava, üçüncü şahıs sorumluluk sigortası poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Sigorta Tahkim Kurulu İtiraz Hakem Heyetince, bilirkişi raporu doğrultusunda, davacı ile sigortalı yüklenici arasında varolan eser sözleşmesi gereğince sondaj kuyusu açılması işinin sigortalı yüklenici tarafından üstlenildiği, dava konusu zarar verici hadisenin poliçe kapsamında kaldığı ve sigorta şirketinin oluşan zararlardan sorumlu olduğu, ancak kuyu açma programının davacı tarafından hazırlanarak sigortalı yükleniciye sunulduğu ve bu programın kuyu emniyetini sağlayacak nitelikte olmadığı, bu durumda davacının da davalının sigortalısı ile eşit oranda kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, dosya kapsamından, davacı ile sigortalı yüklenici arasında belirli kuyuların sondajı ve sondaj kulelerinin montajı işine dair eser sözleşmesi bulunduğu ve bu kuyuların yerleri ile mahiyetlerinin sözleşmenin eki ile belirlendiği, dava konusu zararların bu kuyuların sondajı sırasında meydana geldiği anlaşılmakta olup, eser sözleşmesi taraflara karşılıklı haklar ve borçlar yükleyen bir iş görme sözleşmesi olduğundan, yüklenici yapımını üstlendiği eseri sözleşmeye teknik ve sanatsal kurallara ve amaca uygun olarak imal edip iş sahibine teslim etmekle mükelleftir.
    Öte yandan, davacı ile sigortalı yüklenici arasında imzalanan eser sözleşmesinin kurulduğu tarihte yürürlükte bulunan ve zaman bakımından uygulanması gereken mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi ilişkisinde, konunun uzmanı yükleniciler olduğundan gerekli tedbirleri alma yükümlülüğü de yüklenicilere aittir. Yüklenici eseri, iş sahibinin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmek yükümlülüğü altında olup, özen borcundan doğan sorumluluğun belirlenmesinde ise, benzer alandaki işleri üstlenen basiretli bir yüklenicinin göstermesi gereken mesleki ve teknik kurallara uygun davranış esas alınması gerekir. Basiretli bir tacir olarak özenle hareket etmek durumunda olan yüklenicinin bir işi yüklenirken bilgi ve uzmanlığının ve parasal gücünün o işi yapmaya yeterli olup olmadığını düşünmüş olduğu da kabul edilir. Ayrıca, işin yapılacağı yer ile ilgili olarak işin sahibince önceden yaptırılmış zemin fizibilite raporlarının ve iş sahibi tarafından önceden hazırlanan ve işte kullanılmak üzere yükleniciye verilen plan, proje ve inşaat hesaplarının bilimsel verilere, gerçeğe ve işin amacına uygun olup olmadığının yüklenici tarafından ayrıca inceletilmesi, varsa hata ve eksiklerin iş sahibine bildirilmesi de yüklenicinin özen yükümlüğünün bir gereğidir. Somut olayda, işveren tarafından hazırlanıp yükleniciye verilen zemin fizibilite raporları, plan, proje ve program ile sondaj yapılan arazinin jeolojik yapısının sondaja uygun olup olmadığının yüklenici tarafından inceletildiği ve bununla ilgili ihbar yükümlülüğünün yerine getirildiği savunulup ispatlanmamıştır.
    Bu durumda, davacı ile sigortalı yüklenici arasında eser sözleşmesi bulunduğu, sözleşme gereğince yukarıda bahsedildiği üzere yüklenicinin özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı için dava konusu zararın meydana geldiği ve yüklenicinin ihbar yükümlülüğünü yerine getirerek sorumluluktan kurtulduğunun ispatlanamadığı gözetilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde işveren davacıya da kusur atfedilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 43.677,31 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 29/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi