Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/18931 Esas 2015/8272 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/18931
Karar No: 2015/8272
Karar Tarihi: 03.06.2015

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/18931 Esas 2015/8272 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, müvekkili aleyhine bonoya dayalı icra takibine girişilmesi üzerine açılmıştır. Davacı vekili, müvekkilinin bonoda kefil olarak görünmesinin müvekkil şirketi bağlamadığını ileri sürerek bonoya dayalı icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine ve %20 tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili ise bononun dava dışı asıl borçlu şirketin bankaya olan kredi borcu için verildiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkeme, yapılan yargılama sonucunda, dava konusu bononun tanzim tarihinde davacı şirketin en az iki şirket yetkilisinin birlikte atacakları imza ile borçlandırılabileceğinin öngörüldüğü ve davacı şirketin tek imza ile borçlandırılmasının mümkün olmadığının gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- Ticaret Kanunu, Madde 638
- İcra ve İflas Kanunu, Madde 74
19. Hukuk Dairesi         2014/18931 E.  ,  2015/8272 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı yanca bonoya dayalı olarak icra takibine girişildiğini, icra takibine konu bonoda kefil olarak görünen müvekkili şirket adına atılan imzanın müvekkili şirketi bağlamadığını, müvekkili şirketinin ... imzası ile borçlandırılabileceğini, oysaki bonoda yalnızca ...un imzasının bulunduğunu ileri sürerek bonoya dayalı icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine ve %20 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, bononun dava dışı asıl borçlu şirketin müvekkili bankaya olan kredi borcu için verildiğini, gerçekleşen risk tutarı üzerinden bononun takibe konu edildiğini, müvekkili bankanın kötü niyetli olmayıp davanın açılmasına sebebiyet vermediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller sonucunda, dava konusu bononun tanzim tarihinde davacı şirketin en az iki şirket yetkilisinin birlikte atacakları imza ile borçlandırılabileceğinin öngörüldüğü, nitekim bu hususun ticaret sicili gazetesinde yayınlandığı, davacı şirketin tek imza ile borçlandırılmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne bonoya dayalı icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine, tazminat koşulları oluşmadığından davacının tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, 03.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.