21. Hukuk Dairesi 2015/3216 E. , 2015/9299 K.
"İçtihat Metni"Davacı, ... Vek. Av. ... ile Davalılar 1- ... Kurumu Vek. Av. ... ... 2- ... 3- ... Vekilleri Av. ... aralarındaki tesbit davası hakkında... 8. İş Mahkemesince verilen 22/05/2013 gün ve 137/485 sayılı kararın Bozulmasına ilişkin Dairemizin 09/09/2014 gün ve 19948/16767 sayılı ilamına karşı davalılardan ... ile ... vekili tarafından süresi içinde maddi hatanın düzeltilmesi yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi. Gereği konuşulup düşünüldü. 28/04/2015
K A R A R
Dava, davacı ile davalılar..ve ...’un murisi ... arasındaki ilişkinin istisna sözleşmesi olduğu ve ... ölümü ile sonuçlanan 26.06.2008 tarihli kazanın iş kazası olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmesi üzerine Dairemizce 09.09.2014 gün ve 2013/19948 E. – 2014/16767 K. sayılı ilâm ile bozulmasına karar verildiği anlaşılmakta olup, davalılar ... ve ... vekillerince bu kez maddi hataya dayalı olduğu ileri sürülen Dairemizin anılan kararının düzeltilmesi 10.12.2014 tarihli dilekçe ile istenilmiş bulunmakla, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Somut olayda; ....ölümü olayı ile ilgili olarak, davacı ... aleyhinde, taksirle ölüme sebebiyet vermek suçundan dava açıldığı, Çubuk Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 14.01.2010 tarih, 2008/697 E. 2010/16 K. sayılı karar ile sanık ...’nin cezalandırılmasına karar verildiği, iş bu kararın gerekçesinde; “olay tarihinde sanık ...’nin inşaatında dış sıva işleri yapan ve iskelenin sökümü sırasında düşerek vefat eden maktül ... ölümüne neden olan sanığın 31.08.2009 tarihli Bilirkişi Raporuna göre olayda asli kusurlu olduğunun” belirtildiği, bahsi geçen Bilirkişi Raporunda; “Sözleşmede taşeron olarak nitelendirilen ... vergi mükellefi olmadığı, esnaf sanatkar odası veya ticaret sicil kaydı bulunan bir esnaf-tacir olmadığı, ... inşaat işyerinde fiilen sıva işçisi olarak çalışmaya devam ettiği, ticari teamüllerde ekip başı kalfa olarak tabir edilen ve iş yasasında işveren vekili olarak tanımlanan vasfı gereği işçilik ücretini alarak işçilere paylaştırdığı” bu nedenle taşeron olamayacağı belirtilerek davacı ile müteveffanın asli kusurlu olduğunun” belirtildiği görülmüştür.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun ise 74. maddelerine göre hukuk hâkimi zarar verenin kusuru olup olmadığına karar vermek için ceza hukukunun sorumluluğa dair hükümleri ile bağlı olmadığı gibi, kusurun takdiri ve zarar miktarının belirlenmesi konusunda da ceza mahkemesi kararı ile bağlı değildir. Ancak Ceza Mahkemesinin mahkumiyet kararındaki, fiilin hukuka aykırılığını ve illiyet bağını saptayan maddi olaya ilişkin kabul, hukuk hâkimini de bağlar. Aynı şekilde 818 sayılı mülga Borçlar Kanunu"nun 53. maddesi de bu düzenlemeyi içermektedir.
Buna göre, ceza yargılamasında, davacı ile maktul... arasındaki ilişkinin, hizmet akdinden kaynaklanan işçi işveren ilişkisi olduğu şeklindeki kabul iş bu davada da Mahkemeyi bağlar. Buna göre maktul ... ölümünün iş kazası sonucu olduğu anlaşılmasına rağmen, olayın iş kazası olmadığının tespiti şeklinde açılan davada verilen red kararının Dairemizce maddi yanılgıya düşülerek bozulduğu anlaşılmış olmakla maddi hatanın giderilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: 1) Davalılar Leyli ve ... vekilinin isteminin kabulü ile, Dairemizin maddi hataya dayalı 09.09.2014 gün ve 2013/19948 E. – 2014/16767 K. sayılı Bozma kararının ORTADAN KALDIRILMASINA;
2) İlk derece mahkemesince verilen 22.05.2013 gün ve 2010/137 E. - 2013/485 K. sayılı kararının ONANMASINA, 28.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.