14. Hukuk Dairesi 2016/2697 E. , 2016/4715 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.02.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil veya tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 25.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle tayin olunan 15.12.2015 günü mürafaa icrasından sonra dosyada görülen eksiklik nedeniyle evrak mahalline iade edilmiştir. Anılan eksikliğin giderilmesinden sonra dosya tekrar Dairemize gönderilmiş olmakla içerisindeki bütük kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KA R A R
Davacı, davalı ile 27.04.2011 günü düzenledikleri sözleşme uyarınca 857 sayılı parseldeki (C-40) numaralı bağımsız bölümün satışının yapıldığını, edimini yerine getirdiğini, davalının taşınmazı 28.02.2012 tarihinde teslim etmesi gerektiği halde teslim etmediğini ileri sürerek, taşınmazın adına tescilini veya rayiç değerinin tespitiyle tahsilini ve 40.000,00 TL manevi tazminatın alınmasını istemiştir.
Davalı, davacının bir ödemesi ve taraflar arasında bir sözleşme bulunmadığını, davacının dayandığı sözleşmeyi imzalayan dava dışı ....’in tek başına davalıyı temsile yetkili olmadığını, hasılat paylaşımlı inşaat sözleşmesi uyarınca satış yetkisinin arsa malikinde olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalı adına sözleşmeyi imzalayan kişinin davalıyı tek başına temsile yetkili olmadığı, davalının davacıya karşı bir sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, davalı yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Eser sözleşmelerinin bir türü olan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, taraflara karşılıklı hak ve borçlar yüklemekte; yüklenici, finansı sağlayan arsa malikinin taşınmazı üzerine bina yapma işini üstlenmekte, arsa maliki ise inşa edilecek binadaki bir kısım bağımsız bölümlerin mülkiyetini yükleniciye devretmeyi vaat etmektedir.
Somut uyuşmazlıkta, davalı yüklenici ile dava dışı arsa maliki ...... arasında ..... Noterliği’nde 27.04.2007 günlü “Düzenleme Şeklinde Arsa Payı Karşılığı Bina Yapımı ve Satış Vaadi Sözleşmesi” başlıklı anlaşma yapılmıştır. Anılan sözleşmenin “IV-Paylaşım Esasları” bendi uyarınca imal edilecek taşınmazların % 41’i arsa malikine, % 59’u yükleniciye bırakılmıştır. Davacı ile davalının tek imza ile temsil edildiği 27.04.2011 günlü temlik sözleşmesinde (C-40) numaralı bağımsız bölümün 532.000,00 TL bedel ile satışı yapılmış, bedelin 220.000,00 TL kısmı peşin bakiyesi ise en geç teslim sırasında ödeneceği, teslim tarihinin de 28.02.2012 olduğu anlaşılmaktadır. Davalı temsilcisi .... imzalı 27.04.2011 günlü belgede, (C-40) numaralı taşınmazın peşinatı olan 220.000,00 TL bedelin alındığı, sunulan banka makbuzundan da davalı temsilcisi .... aynı gün 200.000,00 TL bedeli şirket diğer temsilcisi ....’a gönderdiği görülmektedir. Ticaret Sicil Gazetesi’nin 26.04.2011 günlü ve ... numaralı sayısında davalı şirketin yönetim kurulu başkanının ...., ikinci başkanın .... ile muhasibin ....’den oluştuğu ve şirketi imza ile temsile .... yanında ikinci başkan veya muhasibin imzasının gerekli olduğu belirtilmiştir. Ticaret Sicil Gazetesin’deki bu ilandan bir gün sonra davacı ile sözleşme imzalanmış, alınan peşinat aynı gün şirket ikinci başkanına gönderilmiştir. Dolayısıyla, davalı şirket temsilcisinin şirketin temsilinin çift imza ile yapılması gerektiği yönündeki savunmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu açıktır. Ayrıca, davacının TMK’nın 3. maddesi uyarınca iyinetli olmadığı da ileri sürülemez. Bu nedenlerle, işin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.
Mahkemece, yukarıda açıklanan hususlar bir yana bırakılarak yazılı gerekçeyle davanın reddi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.350,00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.04.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.