Abaküs Yazılım
Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2022/105
Karar No: 2022/941
Karar Tarihi: 28.11.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/105 Esas 2022/941 Karar Sayılı İlamı

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

BAŞKAN : ... ...
ÜYE : ... ...
ÜYE : ... ...
KATİP : ... ...

DAVACI : ***
VEKİLİ : Av. ... -
DAVALI : ... - ...,
VEKİLİ : Av. ... -

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan alacak davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... tarihinde davacı müvekkili ile davalı arasında ortaklık sözleşmesi yapıldığını, bu ortaklık sözleşmesine göre ihale ile alınan Kayseri Havalimanı Otopark İşletmeciliği resmiyette ... tarafından yapılacağını, ancak ...'ın da bu işletmeye ve karına ... ile birlikte yarı yarıya ortak olacaklarını, bu ortaklık kapsamında ...'ın, ...' a 650.000,00-TL ödeme yaptığını, anlaşmaya göre, ...'ın hem ortaklıktan kaynaklı kar alacağını, hem de ...'ın bu işletmede fiilen de işçi olarak çalıştığı için ona belli bir miktar (asgari ücret) maaş ödeneceğinin kararlaştırıldığını, ... tarafından, 650.000,00-TL, ...'a ihalenin alımı ve işe başlanması süreci içerisinde tamamen ödendiğini ve taraflarca ... tarihinde imza altına alındığını, bu işlemleri takip eden süreç içerisinde, protokolde de belirtildiği gibi ...'ın, işletmede fiilen çalışmaya devam ettiğini, gerek ortaklıktan kaynaklı gerekse de işçilikten kaynaklı ödevlerini eksiksiz olarak yerine getirdiğini, müvekkilinin kar paylarının yaklaşık bir yıldır davalı tarafından müvekkiline ödenmediğini, yine müvekkilenin ortaklık giderleri için kendi cebinden harcadığı paraların davalı tarafça müvekkiline ödenmediğini, ayrıca davalı ile yapılan haricen görüşmelerden de netice alınamadığını, davalının müvekkilinin talep ettiği haklı alacaklarını kendisine tevdi etmediğini, arabuluculuk görüşmesinden de olumlu bir sonuç alınamadığını belirterek ortaklık kurulurken davalıya ödenen 650.000,00-TL ve dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi, davacı müvekkilin ortaklık için harcadığı yargılama sırasında gerçek miktarı tespit edilecek olan alacakları ve yasal faizi (sonradan ıslah edilmek üzere şimdilik 4.000,00-TL), davacı müvekkile davalı tarafça ödenmeyen 1 yıllık ortaklık karı ve yasal faizi (sonradan ıslah edilmek üzere şimdilik 5.000,00-TL), protokolde, bir yıllık kira bedeli belirlendikten sonra ıslah edilmek üzere şimdilik 1.000,00-TL) oluşan alacak kalemlerinin davalı tarafından davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davacı tarafından ikame edilen bu davanın görülmesinde Asliye Ticaret Mahkemesi'nin görevli olmadığını, davacının kötü niyetli olarak eşi ... ile müvekkilini davalıyı haksız şekilde borca sokmak ve menfaat elde etmek için aralarında düzenledikleri protokol başlıklı evrakta yazılı hiçbir maddenin kabul edilmediğini, davacı ile davalı arasında akrabalık dışında hiçbir zaman ticari bir ilişkisi bulunmadığını belirterek haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış davanın taraflarına delillerini ibraz etme olanağı tanınmış uyuşmazlığın çözümü için gereken bütün deliller toplanmıştır.
Davacı tarafından protokole, vekaletnameye, sözleşmeye ve tanık anlatımlarına delil olarak dayanılmıştır.
Davalı tarafındanKayseri Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ... Soruşturma numaralı dosyasına, Kayseri 13. Noterliği'nin ... yevmiye numaralı ihtarnamesine, Kayseri 13. Noterliği'nin ... yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesine, DHMİ Kayseri Havalimanı Otopark işletmesinin davacıya ait olduğuna ilişkin bütün vergi ve ruhsat kayıtlarına, bilirkişi incelemesine ve tanık beyanlarına delil olarak dayanılmıştır.
Taraflarca delil olarak dayanılan bir kısım belge örnekleri dava dosyasına sunulmuştur.
Davacının ve davalının T.C. kimlik numarası ve açık kimlik numarası bildirilmek suretiyle Kayseri Ticaret Odası'na ve Kayseri Argıncık Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanlığı'na ayrı ayrı müzekkere yazılarak tarafların oda kaydı olup olmadığının varsa kayıt tarihinin ve faaliyet alanlarının sorulmuş, ilgili kayıt ve belge örneklerinin gönderilmesinin istenilmiştir. Bu müzekkerelerimize ... tarihli yazılar ile cevap verilmiştir.
Davacının ve davalının T.C. kimlik numarasının ve açık kimlik numaralarının bildirilmesi suretiyle Kayseri Vergi Dairesi Başkanlığı'na müzekkere yazılarak; a-Davacının ve davalının otopark ve garaj işletmeciliği veya başka bir faaliyeti nedeniyle vergi kayıtlarının bulunup bulunmadığı, davacı veya davalının her birinin bu faaliyetlerinden dolayı bilanço esasına göre mi yoksa işletme esasına göre mi defter tuttuğunun, faaliyet alanlarının ne olduğunun, vergi mükellefiyet tarihinin, işe başlama tarihlerinin ne olduğunun sorulmuş, b-Davacının ve davalının ayrı ayrı faaliyetlerinden dolayı işletme hesabı esasına göre defter tutuyor olmaları durumunda her biri yönünden ayrı ayrı 213 sayılı VUK 'un 177. ve ilgili maddelerinde belirtilen esnaf işletmeleri sınırı tutarının altında kalıp kalmadıkları,*** sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan ... sayılı Bakanlar Kurulu kararında esnaf tacir ayrımının nasıl yapılacağı belirlenmiş olmakla, bu karardaki kıstaslara göre davacının ve davalının varsa faaliyetlerinin esnaf işletme sınırı içerisinde olup olmadığının sorularak, ilgili kayıt ve belge örneklerinin istenilmiş, c-Davacının ve davalının otopark ve garaj işletmeciliği faaliyeti hakkında adi ortaklık şeklinde vergi mükellefiyeti kaydının ve adi ortaklık işletmesi ile ilgili beyan, başvuru, tespit, kayıt ve belge olup olmadığının sorularak varsa bunların birer örneğinin gönderilmesinin istenilmiştir. Bu müzekkeremize *** tarihli yazı ile cevap verilmiştir.
Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı'na müzekkere yazılarak ... soruşturma sayılı dosyanın fiziken gönderilmesinin istenilmiştir. Bu müzekkeremize *** tarihli yazılar ile cevap verilmiştir.
Davalı tarafın *** havale tarihli delil dilekçesinde sunulan DHMİ Devlet Hava Meydanları İşletmesi ile yapılan kira sözleşmesinin ilk sayfasının fotokopisi eklenmek suretiyle DHMİ Genel Müdürlüğü Kayseri Hava Limanı Müdürlüğü'ne müzekkere yazılarak 2018 yılından itibaren bugüne kadarki davalı ... ile Kayseri Hava Limanı Otopark yeri kira sözleşmelerinin tamamını ekleri ile birlikte ve her bir kira sözleşmesine ait kira dönemi ücretlerinin ...'a ödenmesine ilişkin kayıt ve belge örneklerinin ve kira sözleşmesi ile ilgili tüm beyan, belge vs kayıt örneklerinin gönderilmesinin istenilmiştir. Bu müzekkeremize tarihsiz yazı ile cevap verilmiştir.
Taraf vekillerine dilekçelerinde delil olarak dayandıkları noter ihtarlarının karşı tarafa tebliğine ilişkin tebliğ şerhli örneğini ve tebligat mazbatası örneğini dosyaya sunmaları için süre verilmiştir. Taraflarca noter ihtarlarının örnekleri dava dosyasına sunulmuştur.
Davalı tarafa HMK'nun 222 ve TTK'nun 83. maddesi uyarınca 2018, 2019, 2020,2021 ve 2022 yıllarına ait tüm ticari defter belge ve kayıtlarını mahkememize ibraz etmesi, ticari defter belge ve kayıtları elektronik deftere tabi ise bunları vergi dairesinden ilgili döneme ilişkin aldıkları beratlarla birlikte flash bellek formatında örneğini sunması için süre verilmiştir. Davalı vekili tarafından *** tarihli dilekçe ekinde bir kısım defter ve kayıtlar sunulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, YARGILAMA VE GEREKÇE: Dava, adi ortaklık iddiasından kaynaklı ortaklık payı, ortaklık için harcanan masraflar, yıllık ortaklık kar payı ve yıllık kira bedelinden oluşan alacaklarının davalıdan tahsili istemlerine ilişkindir.
6545 sayılı Yasa'nın 45/3. maddesi uyarınca dava değeri itibarı ile mahkememiz heyeti yazılı yargılama usulüne göre yargılama tarafından yapılarak dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar arasında uyuşmazlık konuları; taraflar arasında adi ortaklık ilişkisinin bulunup bulunmadığı, davacının delil olarak dayandığı ... tarihli protokolün geçerli olup olmadığı, davacının adi ortaklık kurulurken ödediğini iddia ettiği 650.000,00-TL, adi ortaklık için harcadığını iddia ettiği parayı ve bir yıllık ortaklık karı ile bir yıllık kira bedeli nedeniyle davalıdan alacağı olup olmadığı, eldeki davada mahkememizin görevli olup olmadığı, peşin dava harcının eksik olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Davacı vekilinin dava dilekçesinde dava esas değerinin 660.000,00-TL olarak gösterildiği, bu değer üzerinden 11.271,15-TL peşin harç yatırılması gerektiği, ancak sisteme dava değerinin 65.000,00-TL olarak girildiği ve bu dava değeri üzerinden peşin harcın 1.110,04-TL olarak yatırıldığı, dava dilekçesinde gösterilen dava değeri (660.000,00-TL) üzerinden davaya devam edilecekse eksik yatırıldığı anlaşılan ve yatırılması gereken 10.161,00-TL eksik peşin harcın ikmal edilmesi için davacı vekiline kesin süre verilmiş, kesin süre içerisinde eksik harç ikmal edilmediği taktirde harcı yatırılan 65.000,00-TL dava değeri üzerinden davaya devam olunup buna göre karar verileceği, harcı yatırılmayan 565.000,00-TL'lik kısım yönünden Harçlar Kanunu'nun 30.-32. ve HMK'nun 150.maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususu davacı vekiline ihtar edilmiştir. Davacı vekili tarafından *** tarihinde 10.161,00-TL peşin harç yatırılmıştır.
Somut olayda uyuşmazlık, taraflar arasında mevcut olduğu iddia edilen adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.
Bilindiği üzere, adi ortaklık; iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir.(TBK. 620/1 md.) Diğer bir anlatımla, adi ortaklık; birbirini tanıyan, birbirlerinin kabiliyet ve şahsiyetlerine güvenen, eşit ve aynı durumda olan gerçek veya tüzel kişilerin, müşterek amacın gerçekleştirilmesini sağlayacak vasıtaları (sermaye paylarını veya emeklerini) ortaklığa getirme konusunda karşılıklı ve uygun irade beyanlarının birbirine ulaşmasıyla teşkil eden bir kişi topluluğudur.
Mahkemelerin görevi dava şartı olduğundan, uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için öncelikle göreve ilişkin yasal düzenlemelerin açıklanmasında yarar vardır.

Eldeki dava, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği *** tarihinden sonra, *** tarihinde açılmıştır.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olmalı ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın, Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi'nin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 19/2 . maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı, ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Buna göre işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
Yine aynı kanunun 11. maddesinde "Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir. Ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınır, Bakanlar Kurulunca çıkarılacak kararnamede gösterilir.'' 15. maddesinde de "İster gezici olsun ister bir dükkânda veya bir sokağın belirli yerlerinde sabit bulunsun, ekonomik faaliyeti sermayesinden fazla bedenî çalışmasına dayanan ve geliri 11'inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca çıkarılacak kararnamede gösterilen sınırı aşmayan ve sanat veya ticaretle uğraşan kişi esnaftır." düzenlemesi bulunmaktadır.
Buna göre, tarafların 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu uyarınca tacir veya esnaf olup olmadığının belirlenmesi için ilgili kurumlardan araştırmalar yaptırılması sonrasında, görev hususunun değerlendirilmesi gerekmiştir. Mahkememizce yaptırılan araştırmalarda davacının gelir getirici kazancı olmaksızın bazı iş ve işlemler için kullanılan potansiyel vergi mükellefi olduğu, ticaret odasına ve esnaf ve sanatkarlar odasına kaydının bulunmadığı, aksini gösterir başkaca yasal delilinde olmadığı dikkate alındığında davacı ...'ün tacir olmadığı anlaşılmıştır.
6335 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca, ticari davalar Asliye Ticaret Mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı madde gereğince, Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki (6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak) iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, HMK'nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan, mahkemelerce ve kanun yolu mercilerince re'sen incelenir.
Yapılan bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; eldeki dava TTK’nda düzenlenen mutlak ticari davalardan olmadığı gibi davacının tacir olmadığı da gözetildiğinde her iki tarafın ticari işletmesiyle ilişkili değildir. Bu nedenlerle açılan dava ticari nitelikte olmadığından davaya bakmakla görevli mahkeme asliye ticaret mahkemesi değil, 6100 sayılı HMK’nun 2. maddesi gereğince genel görevli asliye hukuk mahkemesidir.
Benzer uyuşmazlıklara konu davalarda Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun *** Karar sayılı emsal kararlarında dava konusu türden uyuşmazlığın ticari dava niteliği taşımadığına ve yargılamasının genel görevli asliye hukuk mahkemesi olduğuna karar verilmiştir.
*** tarihinde yürürlüğe giren Türk Ticaret Kanunu ile Türk Ticaret Kanunun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Değişiklik Yapılmasına Dair 6335 Sayılı Kanunun 2. Maddesi ile değişik TTK'nun 5. maddesinin 3. fıkrası ile Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü itirazından çıkarılmış, görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
HMK'nun 114. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendine göre, görev dava şartıdır. Aynı Kanunun 115/1. maddesi gereği mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. HMK'nun 138. maddesine göre, mahkeme dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verebilir.
Somut uyuşmazlık, TTK’nda düzenlenen mutlak ticari davalardan olmadığı gibi davacının tacir olmadığı da gözetildiğinde, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilişkili ve nispi ticari dava da değildir. Bu nedenle, davaya bakmakla görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi değil, 6100 sayılı HMK’nun 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesidir. 6335 Sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten sonra mahkememiz ile Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi haline getirildiği, görev ilişkin usul hükümlerinin uygulanmasının gerektiği, görevin kamu düzeniyle ilgili olduğu, HMK'nun 115. ve 138. maddeleri gereği mahkemenin görev hususunu kendiliğinden araştırmakla yükümlü olduğu ve davanın her aşamasında görevsizlik kararı verilebileceği dikkate alındığında aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-HMK'nun 114/1-c bendi uyarınca GÖREVE İLİŞKİN DAVA ŞARTI YOKLUĞU nedeni ile HMK'nun 115/2.maddesi uyarınca DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde dava dosyasının GÖREVLİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK'nun 20. maddesi gereği işbu kararın kesinleştiği tarihten veya kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini istememesi durumunda dosyanın ele alınarak DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA KARAR VERİLMESİNE,
4-Davaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinin, görevli mahkemede hüküm altına alınmasına,
Dair, davacı vekilinin, davalı ... ile davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
28/11/2022

Başkan ...
E-imzalıdır
Üye ...
E-imzalıdır
Üye ...
E-imzalıdır
Katip ...
E-imzalıdır




Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi