11. Hukuk Dairesi 2016/1476 E. , 2017/3079 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasında görülen davada verilen 03/09/2015 tarih ve 2014/283-2015/641 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi asli müdahil ... vekili ve davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 07.02.2017 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı davacı Şirket vekili Av...., davalılardan ile ... vekili Av...., davalılardan dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, imo numaralı ) isimli geminin cebri icra yolu ile müteveffa alacağa mahsuben satıldığını, geminin mülkiyet hakkını elde eden n, gerek gemi ve gerekse bu dosyadaki tüm hak ve alacaklarını müvekkili ile akdedilen 16/08/2012 tarihli satış sözleşmesi ile ve alacağın temliki sözleşmesi ile müvekkiline devir ve temlik ettiğini, satış sözleşmesi uyarınca 01/10/2012 tarihli fatura düzenlendiğini, satış bedelinin ödenmek üzere emsil ettiklerinden Şubesindeki ... hesabına 350.000,00 TL"lik kısmının havale edilmek sureti ile ödendiğini, 49.000,00 iki adet çek olarak teslim edildiğini, bu paranın ve çek bedellerinin ödendiğini, ancak gemiyi teslim edimi içindeki yakıtının Yargıtay"ın düzeltilerek onama kararı gereğince sahibine iadesi yerine müsaderesine karar verildiği için ve bu tahliye bugüne dek gerçekleştirilmediği içinde eski malik tarafından kendisine teslim edilmeyen geminin bütün hak, alacak ve borçlarının müvekkili şirkete geçmiş olması sebebi ile isimli geminin mülkiyetinin müvekkili şirkete ait olduğunun tespiti ile geminin fiilen müvekkiline teslimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
.../...
Davalı vekili, dava ile müvekkili idarenin bir bağlantı ve ilgisi bulunmadığını savunarak davanın husumet yönünden reddini talep etmiştir.
Davalılar ekili, geminin mülkiyetinin davacıya geçmediğini, temliknamenin geçersiz olduğunu, Av. ..."in aldığını iddia ettiği paray ödemediğini, davacının kötü niyetli olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Davalılar ve ... vekili cevap dilekçesi ile; dava konusu geminin 13/03/2013 tarihli satış sözleşmesi ile müvekkil şirketine devredildiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil vekili, geminin davalı tarafında arasında yapılan protokol ile da satış senedi ile müvekkiline devredildiğini, geminin mülkiyetinin müvekkiline ait olduğunu iddia ederek, mülkiyetin müvekkiline ait olduğunun tespitini talep etmiştir.
Mahkemece, dava konusu geminin yapılan ceza yargılaması sonucu sahibine iadesine karar verildiği, Müdürlüğü"nün 2010/12702 Esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan takip neticesi, sayılı talimat dosyası ile dosya alacaklısı alacağa mahsuben satıldığı, satışın kesinleştiği, TMK gereği icra satışı ile birlikte gemiyi satın alan gemiyi tescilsiz iktisap ettiği, gemi üzerindeki tüm tasarruf yetkilerinin satışın kesinleşmesi ile birlikte, gemiyi tescilsiz iktisap eden geçtiği, dava konusu geminin TTK ve TMK maddeleri gereği menkul hükmünde olduğu ve dolayısı ile satışının da menkullerin satışı usulüne tabi olduğu, cebri icra yolu ile gemiyi alan dava konusu gemiyi, davacı ile aralarında yaptığı 16/08/2012 tarihli "satış sözleşmesi" ve "alacağın temliki sözleşmesi" ile davacıya temlik ettiği, sözleşmenin yapıldığı sırada, taraflar arasında yapılan sözleşmeye engel bir mahkeme kararının bulunmadığ 2012/160 sayılı dosyası üzerinden verilen tedbir kararının taraflar arasında akdedilen sözleşmelerden sonraki bir tarihte verildiği ve dolayısı ile daha önce yapılan sözleşmeleri etkilemeyeceği, yapıldığı sırada ehil ve hak sahibi kişilerce yapılan tasarruf işlemlerinin hukuken geçerli olduğu ve zilyetliği devir iradesinin geçerli bir sözleşme ile ortaya konulduğu, bu durumda, davacının zilyetliği devraldığı menkulü adına kayıt talebinde bulunma yetkisi olduğu kabul edilerek, mirasçıları ... ve ... ile cebri satış öncesi malik olan davalı aleyhine açılan davanın kabulüne, dava konusu gemisinin mülkiyetinin davacı şirkete ait olduğunun tespiti ile geminin karar kesinleştiğinde davacı şirkete teslimine, davacı ... ile ... aleyhine açılan davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmiştir.
Kararı asli müdahil vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, asli müdahil ... vekili ve davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, asli müdahil ... vekili ve davavekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.480,00 TL duruşma vekalet
.../...
ücretinin asli müdahil ... ve davalı alınarak davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asli müdahil ..."den alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 74.053,35 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı alınmasına, 25.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.