23. Hukuk Dairesi 2014/10238 E. , 2015/5920 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 18/02/2014
NUMARASI : 2012/321-2014/59
Taraflar arasındaki asıl tapu iptali ve tescil, birleşen kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davalarının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün asıl ve birleşen davada davalı temsilcileri tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl ve birleşen davada davalı vekili Av. M.. O.. ile kooperatif yönetim kurulu başkanı İlhan Kamil Deşilmez"in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili asıl davada, müvekkilinin, kooperatif yönetim kurulu kararı ile peşin ödemeli ortak olduğunu, dava dışı yükleniciye imalat karşılığı verilecek olan B blok 38 numaralı dairenin 11.150,00 TL aidat bedeli alınarak bakiye 28.845,00 TL aidat bedeli ise yüklenici hesabına borç kaydedilerek daire tahsisi yapıldığını, davalı kooperatif yönetim kurulu kararında, teslime kadar başka aidat veya para alınmamasına da karar verildiği halde, aidatların ödenmemesi sebebine dayalı ihraç prosedürü başlatıldığını, müvekkilinin borcunun bulunmadığını ileri sürerek, B Blok 13. Kat 38 nolu dairenin tapu kaydının iptaliyle davacı adına tescilini; birleşen davada ise, 19.04.2007 tarihli ihraç kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ortağın yönetim kurulu kararında belirlenen bedeli müvekkiline veya yüklenici firmaya ödemediğini, ihtara rağmen davacının edimini yerine getirmemesi üzerine ihracına karar verildiğini savunarak, asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, asıl ve birleşen davanın kabulüne dair verilen karar, Dairemizin 17.04.2012 tarih ve 2011/5070 E., 2012/2906 K. sayılı ilamıyla; davacının peşin ortaklığa alınmasına ilişkin yönetim kurulu kararında; " kooperatif inşaatlarının imalatını yapan Ertem Tar. Tic. Ltd.’nin kooperatifimize yapmış olduğu yazılı müracaatı ile yapılan imalata karşılık verilecek dairelerden 125 M², B Blok, 13. kat 38 nolu daire yüklenici firmanın muvafakati ve onayı ile T.. O..’e mülkiyetinin verilmesine, T.. O..’ten 31.12.2003 tarihi itibariyle 11.155,00 TL’sı aidat alınmış olup, daire mülkiyet bedelinden bakiye kalan 28.845,00 TL’sı bedelin müteahhit firma hesabına borç olarak kayıt edilmesine ve binanın iskânının alınmasına kadar T.. O..’ten hiçbir nam altında alacak iddiasında bulunulmamasına ve bu gayrimenkule ait tapusunun uygun zamanda verilmesine....” denildiği, “...yüklenici hesabına borç kaydedilmesi..." ibaresinin muhasebe tekniği açısından ne anlama geldiği hususunda konusunda uzman bilirkişi kurulundan rapor alınarak açıklığa kavuşturulması gerektiği, davacı, anılan kararla belirlenen edimini yerine getirdiğini ve yönetim kurulu kararıyla ibra edildiğini ileri sürdüğüne göre ödemeye ilişkin delillerin davacıdan istenmesi, belge sunulmaması halinde ödemeyi kime, ne zaman yaptığı konusunda davacının isticvap edilmesi, yüklenici ile davalı kooperatif arasındaki eser sözleşmesi de incelenerek dava konusu dairenin kime ait olduğunun tespiti ile yükleniciye ait ise, peşin bedel ödenmek suretiyle ortaklık kararı öncesi ve sonrası kooperatif ve yüklenicinin yazışmaları incelenerek bir sonuca varılamadığı takdirde ispat yükünün kimde olduğu belirlenip, yemin yaptırılması hususu üzerinde durularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur. Mahmekece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; "Yüklenici Hesabına Borç Kaydedilmesi" ibaresinin davalı kooperatif ile onun yüklenicisi olan müteahhit firmanın yapmış olduğu imalatlardan dolayı yüklenicinin hak ettiği alacağına karşılık kendisine verilmesi gereken dairenin 3. kişiye verilmesi nedeniyle yüklenicinin alacağına karşılık borç kaydedilmesi, yüklenicinin alacağının ödenmesi ve hesabın kapatılması anlamına geldiği, dava dışı yüklenici ile davalı kooperatif arasında tek tek hangi dairenin kime isabet edeceği konusunda sözleşme bulunmadığı, davacının isticvabı ile beyanında bedelin peşin ödenmek suretiyle kooperatife ortak olduğu ve bu hususta noter belgesi düzenlendiği, bedelinin dava dışı yüklenici şirkete ödendiği ve noter satışı ile devirde sorun olmadığına dair yazılı belgelerin düzenlendiği, ödeme yapılmamış olsaydı bu yönde belge düzenlenmeyeceği, ödeme yapıldığına dair iddianın aksinin ispat edilemediği, davacının davasının subuta erdiği, davacının peşin ödeme suretiyle ortak olduğu ve bu haliyle de kooperatife herhangi bir borcunun bulunmadığı ve dolayısıyla borcu bulunduğundan bahisle alınan ihraç kararının usulsüz olduğu gerekçesiyle, asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, asıl ve birleşen dava yönünden davalı temsilcileri tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, asıl ve birleşen davada davalı temsilcilerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davalı temsilcilerinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.