11. Hukuk Dairesi 2016/13665 E. , 2017/3074 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasında görülen davada verilen 06/10/2015 tarih ve 2014/342-2015/681 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 23.05.2017 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av...., davalılardan vekili ve diğer davalılar ... ile vekili Av.... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, sigortalı isimli ilaç emtiasının arasındaki nakliyesinin her türlü nakliye rizikolarına karşı nakliyat sigorta poliçesi ile güvence altına alındığını, emtianın davalılar tarafından üstlenilen taşıma sırasında uygun ısı koşullarında taşınmaması sebebiyle bozulduğunu ve insan sağlığı açısından kullanılmasının mümkün olmadığının belirlendiğini ileri sürerek, 1.629.352 TL"nın 28.06.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan rücuen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, emtianın araçtan indirilmesi sırasında soğutma sisteminin +2 derecede çalıştığının yazılı olarak tespit edildiğini, yükleme ve istifleme sorumluluğunun gönderici firmaya ait olduğunu, şoförün soğutucuyu +4 dereceye ayarladığını ancak yüklemeden sonra gönderici personelinin talimatı ile sıcaklığın +2 derecede sabitlendiğini beyan ettiğini, taşımayı yapan aracın seçiminde, bakımından ve kullanılmasında davalılara atfedilebilecek bir kusurun bulunmadığını, emtianın tamamının donma sebebi ile kullanılamaz hale geldiği iddiasının dayanaktan yoksun olduğunu, bir an için müvekkilinin sorumlu olduğu kabul edilse dahi uyarınca kasıt veya kasta eşdeğer kusurla sorumlu tutulmasına olanak bulunmadığını, ödenecek tazminat miktarının tespiti için belirtilen sınırlı sorumluluk hükümlerinin esas alınması gerektiğini, zararı tazmin sorumluluğunun fiili taşımayı yapan diğer davalı şirket ve onun sigortasında olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ile davalı ... vekili, talep edilen tazminat miktarının hükümlerinde düzenlenen azami sorumluluk sınırını aşar nitelikte olduğunu, hasarda taşıyıcının kastı yada kasta eşdeğer kusurunun bulunmadığını, talep edilen faizin ve faizin başlatılması istenilen tarihin Konvansiyonu"na aykırı olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Mahkemece, ürünlerin istenilen sıcaklıkta taşınmadığı, ürünlerin bozulmasından ilk ve son taşıma firmaları olan davalıların sorumluluğu olduğu, zararın bu davalılardan talep edilebileceği, taşıyıcıların kasten ya da kasta eşdeğer sayılan bir eylemi sebebiyeti ile hasarın doğduğu kanaatine varılmamış ve bu sebeple taşıyıcıların sorumluluğu sınırlayan hükümlerden yararlanabileceği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne 80.113,45 TL"nin ödeme tarihi 28/06/2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla, müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 25.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.