5. Ceza Dairesi Esas No: 2014/4432 Karar No: 2016/6557 Karar Tarihi: 21.06.2016
Tefecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/4432 Esas 2016/6557 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, tefecilik suçundan mahkum olan bir sanığın temyiz başvurusunu değerlendirdi. Tefecilik suçunun kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para vermekle oluştuğu ve bu suçun birden fazla kişiye sistemli olarak faiz karşılığı ödünç para verilmesini gerektirmediği belirtildi. Eylemlerin tefecilik suçu kapsamında bulunabilmesi için doğmuş bir alacak borç ilişkisine dayanmayan kazanç elde etme amaçlı ödünç para verme eylemlerinin de tefecilik suçu kapsamında olduğu vurgulandı. Sanığın farklı kişilere zincirleme şekilde ödünç para verdiği iddialarıyla açılmış farklı davalar olduğu ancak bu davaların birleştirilmeden ayrı ayrı hükümler kurulduğu belirtildi. Bu nedenle, Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nın 53. maddesiyle ilgili olarak yayınladığı kararın uygulanmasının gerektiği ve hükmün bozulması gerektiği kararına varıldı. Kanunlar: Türk Ceza Kanunu (TCK) 241, 3, 61, 53; Ceza Muhakemesi Kanunu (CMUK) 5320, 321, 326.
5. Ceza Dairesi 2014/4432 E. , 2016/6557 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tefecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; TCK"nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin yeterli oluşu, ayrıca birden fazla kişiye sistemli olarak faiz karşılığı ödünç para verilmesinin suçun unsuru olarak aranmaması, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 12/05/2015 gün ve 2014/4-655 Esas, 2015/152 sayılı Kararında da açıklandığı üzere kişiler arasında doğmuş bir alacak borç ilişkisine dayanmayan kazanç elde etme amaçlı ödünç para verme eylemlerinin tefecilik suçu kapsamında bulunması ve değişik zamanlarda birden fazla kişiye kazanç karşılığı ödünç para verilmesi halinde zincirleme tek tefecilik suçunun oluşacağı nazara alındığında; sanık hakkında kazanç elde etmek amacıyla farklı kişilere ödünç para verdiği iddialarıyla tefecilik suçlarından 05/04/2010 günlü iddianameyle ... 25. Asliye Ceza Mahkemesine açılan 2010/202 Esas sayılı kamu davasının suç tarihinin 2006 olduğu, yine 18/04/2011 tarihli iddianameyle ... 32. Asliye Ceza Mahkemesine açılan 2011/305 Esas sayılı kamu davasının suç tarihinin de 2007 olduğu, iddianame ve suç tarihlerine göre hukuki kesintinin gerçekleşmediğinin dosyaların birlikte yapılan incelemelerinden anlaşılması karşısında, bu dava dosyalarının birleştirilerek sanığın eylemlerinin bir bütün olarak zincirleme tefecilik suçu olarak kabulüyle aynı Kanunun 3, 61. maddeleri de gözetilerek tek hüküm kurulması gerektiği nazara alınmadan ayrı ayrı hükümler kurulması, Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarih ve E.2014/140; K. 2015/85 sayılı kararının Resmi Gazetenin 24/11/2015 tarih ve 29542 sayısında yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 21/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.