23. Hukuk Dairesi 2018/1691 E. , 2020/4512 K.
"İçtihat Metni"İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki kayıt kabul davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilin davalı şirketten olan alacağının tahsili için borçlu şirket hakkında icra takibi yapıldığını, takibin itirazsız kesinleştiğini, borçlu şirketin iflası üzerine alacağın iflas masasına kaydı için müracaat edildiğini, iflas idaresince alacağın ihtilaflı olması ve yargılamayı gerektirmesi nedeniyle reddedildiğini ileri sürerek toplam 72.214,00 TL alacağının iflas masasına kayıt ve kabulünü talep ve dava etmiştir.
Davalı iflas idaresi vekili, davacı alacağının ilamsız takibe dayandığı, alacağını ispat eden başkaca belge sunmadığını, müflis şirket yetkilerinden de bu borcun varlığına ilişkin beyan alınamadığını, alacağın yargılamayı gerektirdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacının ihtarname ile alacağı talep ettiği, ödenmemesi üzerine takip yaptığı, davacının ticari defterlerinde davalı müflisten 45.717,24 TL alacaklı olduğunun görüldüğü gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabul kısmen reddiyle 45.717,24 TL alacağın iflas masasına kaydına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermiştir. Karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesince; dosyaya sunulan faturalar, davalı ticari defterleri, icra dosyası ve davacı tarafından davalıya gönderilen ihtarname birlikte değerlendirildiğinde, davacının icra takibine konu miktar kadar davalıdan alacaklı olduğu ilk derece mahkemesince verilen kararın, esas ve usul yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davalı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğininde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 23.12.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.