Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4294
Karar No: 2017/3060
Karar Tarihi: 25.05.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/4294 Esas 2017/3060 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/4294 E.  ,  2017/3060 K.

    "İçtihat Metni"


    Taraflar arasında görülen davada verilen 14/12/2015 tarih ve 2014/892-2015/861 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 23/05/2017 günü hazır bulunan davacı/birleşen davada davalı vekili Av. ... ile davalı birleşen davada davacı vekili dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekili, asıl davada davalı tarafından yerleşik dava dışı sanat galerisinden satın alınan sanat eserlerini müvekkilinin taşıdığını, ancak, verilen hizmete karşılık dava dışı gönderen ve davalı gönderilen adına düzenlenen fatura bedellerinin ödenmediğini, gönderen galeriye ulaşılamaması üzerine durumun davalıya bildirildiğini ancak, düzenlenen ihtarname ile “sanat eserlerinin kendilerine teslim edilmesini” istemekle birlikte "taşımadan kaynaklı alacakların kendileri tarafından ödenmeyeceğini” bildirdiklerini, bunun üzerine müvekkili tarafından alacakları ödeninceye kadar TTK"nın 891. maddesi uyarınca hapis hakkının kullanılarak rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını, itiraz üzerine takibin durdurduğunu ileri sürerek, haps hakkı olan sanat eserlerinin rehnin paraya çevrilmesi yoluyla satılarak taşımadan kaynaklanan 7.106,- Euro alacağın ödenmesini, icra takibine itirazın kaldırılmasını, davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesini talep ve dava etmiştir.
    Asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili, birleşen davada davalı tarafın düzenlenen sanat fuarında sergilenmek üzere resim galerisine ait 23 adet sanat eserini İstanbul"a getirdiğini, galeride sergilenen eserlerden iki adedinin müvekkili tarafından satın alındığını, bedelinin ödendiğini, gümrük beyannamesinden anlaşılacağı üzere tabloların ülkeye girişinde ve alıcısına tesliminde hiçbir engel bulunmadığını, müvekkili şirket tarafından ilgili gümrük harç ve bedellerinin ödendiği ve kesin ithalat beyannamesi ile anılan eserlerin mülkiyetinin müvekkili şirkete geçtiği belirtilerek, resimlerin teslimi istenmişse de birleşen davada davalının teslime yanaşmadığını, taşıma belgesinde asıl davada davacı- birleşen davada davalının taşıyıcı olarak yer almadığını savunarak, asıl davanın reddini istemiş, birleşen davada dava konusu iki adet tablo üzerindeki davalının haksız müdahalesinin önlenmesine ve tabloların müvekkiline teslimine karar verilmesini talep etmiştir.

    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; dava dışı satıcı galerisi ile asıl davada davacı arasında taşıma sözleşmesi kurulduğu, sanat eserlerinin sözleşme kapsamında taşındığı, asıl davada davacının hizmet bedeline hak kazandığı, taşıyıcının taşıma bedelini satıcıdan tahsil edemediği, TTK"nın 871. maddesine göre alıcının taşıma sözleşmesinden kaynaklanan yükümlülüklerin yerine getirilmesi kaydıyla eşyanın varma yerine ulaşmasından sonra teslimini isteyebileceği, bu talebin ileri sürülmesi için taşıma ücretinin ödenmesi gerektiği, asıl davada davalı birleşen davada davacının taşıma bedelini ödemediği bu hükme göre asıl davada davacının sanat eserleri üzerinde hapis hakkını kullanmakta haklı olduğu, bu nedenle asıl davada davalı birleşen davada davacının açmış olduğu müdahalenin men"i davasının yerinde olmadığı, asıl davada davacının asıl davada davalıdan 7.106-Euro taşıma nedeniyle alacaklı olduğu gerekçesiyle; asıl davanın kısmen kabulüne, asıl davada davalının icra dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline, icra takibinin toplam 7.106-Euro üzerinden 3095 sayılı Yasa"nın 4/a maddesi uyarınca Euro faizi yürütülmek suretiyle takip tarihindeki koşullar dairesinde devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, hükmolunan esas alacağın takip tarihinde TL karşılığı olan tutarın takdiren %20"si oranındaki icra inkar tazminatının tahsiline, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1-Asıl dava taşımadan kaynaklanan alacağın ödenmediği iddiası ile alacaklar ödeninceye kadar hapis hakkı bulunduğundan başlatılan rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibe yapılan itirazın iptali istemine; birleşen dava ise, bulunan sanat galerisinde sergilenen sanat eserlerinin 2 tanesinin satın alınmasına, gümrük harç ve bedellerinin ödenmesine ve mülkiyetin geçmesine rağmen asıl dava davada davacı- birleşen davada davalı tarafından haksız olarak hapis uygulandığı iddiası ile açılan haksız müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir.
    6100 sayılı HMK"nın 114/1-d, e maddesinde tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları; kanuni temsilin söz konusu olduğu hâllerde, temsilcinin gerekli niteliğe sahip bulunması ve dava takip yetkisine sahip olunması dava şartları arasında gösterilmiş olup dava şartları mahkemece yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilmesi gereken hususlardandır. Somut olayda; asıl davada davalı ...aleyhine dava açılmış, mahkemece yapılan yargılama neticesinde karar başlığında asıl davada davalı-birleşen davada davacı şirketin ismine yer verilerek bu şirket aleyhine hüküm tesis edilmiştir. Ancak, sunulan 19/11/2015 tarihli suretinde asıl davada davalı-birleşen davada davacı şirketin dava tarihi sonrasında dava dışı ile devralma yoluyla birleştiği bilgisine yer verilmiştir.
    6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 125. maddesi uyarınca ticaret şirketleri tüzel kişiliğe haizdir. Aynı Yasa"nın 136. ve devamındaki maddelerinde ticaret şirketlerinin birleşmesi hususuna yer verilmiş olup 136/son maddesinde birleşmeyle, devralan şirketin devrolunan şirketin malvarlığını bir bütün hâlinde devralacağı, birleşmeyle devrolunan şirketin sona erip, ticaret sicilinden silineceği hükmü düzenlenmiştir. Açıklanan bu yasal düzenlemeler uyarınca ibraz edilen Ticaret Sicil Gazetesi sureti içeriğinde belirtilen hususların doğruluğu taraf ehliyetine sahip olunup olunmadığı hususları yönünden önem arz etmektedir. Zira, birleşme nedeniyle asıl davada davalı- birleşen davada davacı şirketin tüzel kişiliği sona erecek ve terkin edilen şirket davacı olamayacağı gibi aleyhine hüküm tesis edilemeyecektir. O halde mahkemece; asıl davada davalı-birleşen davada davacı şirketin bağlı olduğu Ticaret Sicil Müdürlüğü"nden asıl davada davalı-birleşen davada davacı şirkete ait ticaret sicil kayıtları getirtilip adı geçen şirketin taraf ehliyetine sahip olup olmadığı hususu değerlendirilip sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.

    2- Bozma sebep ve şekline göre, taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, takdir olunan 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin herbir taraftan alınıp yekdiğerine verilmesine, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 25/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi