Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/15066 Esas 2020/9196 Karar Sayılı İlamı

8. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/15066
Karar No: 2020/9196
Karar Tarihi: 06.02.2020

Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/15066 Esas 2020/9196 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, hakkında yakalama emri olduğu sırada infazı engellemek amacıyla kontrol sırasında başkasına ait kimlik bilgilerini vermiş ve bu kimlik bilgileriyle trafik ceza tutanağı hazırlanmıştır. Asliye Ceza Mahkemesi, sanığın başkasına ait kimlik bilgilerini kullanması nedeniyle suçu oluştuğunu belirterek resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunu kabul etmiştir. Ancak, yargılama sırasında TCK'nın 268. maddesinde tanımlanan başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşması için failin kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla bu bilgileri kullanması gerektiği unutulmuştur. Bu nedenle, mahkeme hükmü, vasıftsızlıktan dolayı bozulmuştur.
TCK madde 268, başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması suçunu tanımlar. Suçun oluşması için, failin kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla bu bilgileri kullanması gerekmektedir.
TCK madde 206/1, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunu tanımlar.

8. Ceza Dairesi 2017/15066 E. , 2020/9196 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
HÜKÜM : Mahkumiyet

Gereği görüşülüp düşünüldü:
TCK"nın 268. maddesinde tanımlanan başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşması için; failin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimlik bilgilerini kullanması gerektiği, somut olayda ise hakkında yakalama emri olan sanığın infazı engellemek için kontrol sırasında başkasına ait kimlik bilgilerini verdiği, bu kimlik bilgilerine göre bir trafik ceza tutanağı da hazırlandığı anlaşılmakla, sanığın eylemi TCK"nın 206/1. maddesinde tanımlanan "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunu” oluşturduğu gözetilmeden, vasıfta hataya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06.02.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.