15. Ceza Dairesi 2017/36860 E. , 2019/8661 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK 73/1, CMK 223/8 uyarınca düşme
Güveni kötüye kullanma suçundan sanık hakkındaki kamu davasının düşmesine ilişkin hüküm katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılanın arazinin ifraz işlemlerinin yapılması için sanığa 11.06.1996 tarihli koşulsuz satış yetkisini içeren vekaletnameyi noterden verdiği, sanık tarafından katılana ait arazide ifraz işlemleri yapılması sonucunda 1 nolu parseldeki 1526 adanın park yeri, 680 adanın ise ilkokul alanı olarak belirlendiği, 5 yıl boyunca bu parsel üzerine okul yapılmayınca katılanın arazisinin hazineye devrinin yapıldığı düşüncesi ile arazinin yeniden kendisine verilmesini talep ettiği, ancak; Kapaklı Belediye Meclisi"nin 09.12.2004 tarihinde imar planında değişiklik yaparak okul yerini park yeri olarak değiştirdiği, katılanın da Tekirdağ İdare Mahkemesi"ne imar planındaki değişiklik nedeni ile iptal davası açtığı, söz konusu davada belediyenin savunmasında kamulaştırma işlemlerindeki güçlük nedeni ile daha önceden park yeri olarak belirlenen 1526 ada ile 680 adanın mahiyetinin değiştirilip okul yerinin park, park yerinin ise okul yapılmasına yönelik kararında zorunluluk bulunmadığı gerekçesi ile 27.06.2008 tarihinde iptal kararı verildiği, bu karardan önce Kapaklı Belediye Encümeni"nin 04.04.2008 tarihinde yani dava sonuçlanmadan yaklaşık 2,5 ay önce bir karar alarak yeşil alan ihtiyacı gerekçesi ile 680 parselin yeşil alan yapılması için emlak vergisi kaydı olan 42.303,00 TL üzerinden satın alınmasına karar verdiği, sanığın bu aşamada devreye girerek 13 yıl önce ifraz işlemleri için koşulsuz satış yetkisi veren vekaletnameye dayanarak 04.04.2008 tarihinde 680 parseli belediyeye vekaleten bedel almaksızın sattığı, oysa ki asıl olan katılanın bu süreçte hem İdare Mahkemesine iptal davası, hem de Asliye Hukuk Mahkemesine tapu iptal ve tescil davası açmış olduğu somut olayda; sanığın daha önce malik ile bahsi geçen parselin okul yapılması için mutabakatlarının olduğunu, müteahhit olarak imar uygulamasını yaptığı için bedel olarak 14 tane parselin kendisine bırakıldığını, ancak prosedür gereği bunların önce katılanın adına tescil edildiğini, aralarındaki anlaşma gereğince de bu parselleri kendisinin satıp parasını aldığını, 1 nolu parselin 2,3,4 ve 5 nolu parseller ile birleştirilmesi, böylece okul inşaatının yapılması için belediyeye verdiğini, kendisinin anlaşmanın gereğini yerine getirdiğini savunmasına karşın, bahsi geçen vekaletnamenin incelenmesinde bağış yetkisi vermediği halde sanığın bedelsiz olarak 680 parseli belediyeye devretmesi, mahkemenin, katılanın başlattığı hukuki süreçten sanığın haberinin olmadığına yönelik kabulüne karşın, Belediye Encüme"nin 04.04.2008 tarihinde suça konu arazisinin satın alınması konusunda karar verdiği gün sanığın devir işlemini tamamlaması ve kısa bir süre sonra da İdare Mahkemesi"nin imar değişikliğine ilişkin kararı iptal etmesi karşısında sanığın hiç bir bilgi vermeksizin 13 yıl önceye dayanan vekaletname ile katılanın aleyhine ücret dahi almaksızın işlem yapmasının kötü niyetle hareket ettiğini ortaya koyduğunun iddia ve daha evvel Dairemizin bozma ilamı ile kabul olunduğu olayda,
Sanığa yüklenen ve TCK 155/1 maddesinde düzenlenen “Güveni kötüye kullanma” suçunun takibinin şikayete bağlı bulunduğu, TCK 73. maddesinde de şikayet süresinin “fiil ve failin öğrenildiği günden itibaren 6 ay” olduğu ve şikayetin süresi içerisinde yapılıp yapılmadığının yargılama şartı olarak kabul edildiği, bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, katılan fiili ve faili öğrenmekle Çerkezköy Asliye Hukuk Mahkemesinde 28.01.2009 tarihinde dava açmış olup açtığı davadan itibaren altı ay içerisinde şikayette bulunması gerekirken 17.02.2010 tarihinde sanık hakkında şikayetçi olduğu anlaşıldığından, süresinde yapılmış bir şikayetin bulunmaması nedeniyle verilen düşme hükmünde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin, hukuka aykırı karar verildiğine, şikayetin süresinde olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 23/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.