12. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/11331 Karar No: 2011/30601
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2011/11331 Esas 2011/30601 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2011/11331 E. , 2011/30601 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ayaş İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 07/01/2011 NUMARASI : 2010/4-2011/1
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : 5393 Sayılı Belediye Kanunu"nun 15/son maddesinde; "Belediyenin kamu hizmetinde fiilen kullanılan malları ile, belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim, harç gelirleri haczedilemez" düzenlemesine yer verilmiştir. Bu maddeye göre belediyenin haczedilmezlik şikayetinin kabul edilebilmesi için mahcuzlann kamu hizmetinde fiilen kullanılması zorunludur. Asıl olan alacaklının alacağına kavuşmasını sağlamak olduğundan, kuralolarak borçluların tüm mallarının haczi mümkündür. Bir malın haczedilememesi için yasal bir düzenlemenin bulunması zorunludur. Haczedilmezlik istisnai bir durum olduğundan, bu yöndeki düzenlemelerin de dar yorumlanması gerekir. Buna göre 5393 Sayılı Belediye Kanunu"nun 15/son maddesinin de dar yorumlanması gerekip, madde de açıkça haczedilmezlik için "fiilen kamu hizmetinde kullanılma" koşulunun kabul edilmesi karşısında, belediyeye ait bir malın haczedilmezliği ancak fiili durumunun tespiti ile belirlenmelidir. İmar planı vb. bir idari işlem ya da kararla taşınmazın kamu hizmetinin yürütülmesini sağlayacak bir amaç için tahsis edilmesi onun fiilen kamu hizmetinde kullanıldığı sonucunu doğurmayacağından haczin kaldırılması için yeterli olmaz.Ayrıca tapu kaydındaki ibareden ziyade fiili kullanım önemlidir. Bunun için hakim bizzat taşınmazın başında bilirkişi eşliğinde keşif yaparak haczedilen taşınmazın fiili kullanım durumunu belirlemeli ve bu şekilde sonuca gitmelidir. Somut olayda; her ne kadar mahkemece keşif yapılarak bilirkişi raporu alınmış ise de; bilirkişi raporunda taşınmazların niteliği kesin olarak belirtilmemiş, kamu hizmetinde fiilen kullanılıp kullanılmadıkları bilimsel yöntemlerle tespit edilmemiştir. Bu nedenlerle mahkemece anılan rapora dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 26.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.