Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/409
Karar No: 2017/3039
Karar Tarihi: 24.05.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/409 Esas 2017/3039 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/409 E.  ,  2017/3039 K.

    "İçtihat Metni"



    Taraflar arasında görülen davadabozmaya uyularak verilen 09/11/2015 tarih ve 2015/308-2015/808 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin istediği an geri alabileceği ve yüksek kâr verileceği vaadi ile davalılara 50.000 DM yatırdığını, davalıların binlerce kişiden bu şekilde para topladıklarını, müvekkilinin talebine rağmen parasının iade edilmediğini, davalıların, halka arz yönünde izinleri olmadığı halde faaliyetlerini BK, TTK ve SPK hükümlerine aykırı olarak hisse senedi satışı gibi gösterdiklerini, gerçekte bu paranın ortak yapma amacıyla toplanmadığını,aktarılarak Jetpa Holding yararına kullanıldığını, müvekkilinin dolandırılmış olduğunu, söz konusu paranın iadesinin gerektiğini, yönetim kurulu başkanı olana davalı ..."ün 6762 sayılı TTK"nın 336. maddesi uyarınca ayrıca zarardan sorumlu olduğunu ileri sürerek, taraflar arasındaki mevzuata aykırı olarak kurulan ilişkinin hükümsüzlüğünü, tahsil tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili, husumetin yöneltilmesi gerektiğini, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkilleri ile davacı arasında bir ilişkinin bulunmadığını, davacının yurt dışındaki şirkete ortak olup olmadığının belli olmadığını, ortak olması halinde ise davacının kâr ve zarar ortaklığına bilerek katıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre, davacının sessiz ortak olduğu, ortaklık sözleşmesi kapsamında 50.000 DM para yatırdığı, paranın holdingin yapılan sermaye artırımında kullanılmak suretiyle ve nakit olarak holdinge verildiği veya doğrudan banka hesapları aracılığıyla da transfer yapılarak gelen paraların sessiz ortaklardan sağlanan paralardan karşılandığı, organizasyonun çatısında bulunduğu, yabancı şirketlerin bankada bulunan hesaplarına transferler yapılarak büyük oranda sessiz ortaklara geri dönüşün engellenmesi amacıyla holding iştiraki bulunmayan şirketlere kaynak sağlandığı, sorumlu bulunduğu, dava dışı ile davalı şirket arasında organik ve hukuki bir bağ bulunduğu, tüzel kişilik perdesinin kaldırılarak bu iki şirketin tek bir şirket olarak değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulü ile 54.631,53 TL’nin temerrüt tarihi olan 16.01.2008’den itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
    ..
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti ve davalılar tarafından tahsil edilen paranın istirdadına ilişkindir.
    Mahkemece, ihtarname tarihi esas alınarak ve ihtarnamede verilen süre hesaba katılarak tahsil edilen paranın faiz başlangıcı belirlenmişse de ihtarnamede tahsil edilen paranın faiziyle birlikte talep edildiği nazara alındığında işlemiş faizin de talep edildiği sabit olup bu nedenlerle faiz başlangıcının tahsil tarihi olan 24.08.1999 olması gerekirken, mahkeme kararında belirlenen faiz başlangıç tarihi doğru olmadığından, anılan husus dikkate alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiş ise de, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının hüküm fıkrasının 1. bendindeki “16.01.2008” ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine “24.08.1999” ibaresinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 24.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi