6. Hukuk Dairesi 2013/6617 E. , 2014/236 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İzmir 3. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 07/02/2013
NUMARASI : 2012/311-2013/118
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair karar, davacılar ve davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava kiralananın erken tahliye edilmesi nedenine dayalı kira alacağı ve makul süre kirası ile kiralanana verilen hasar bedeli ve sökülüp götürülen demirbaş bedelinin faiziyle birlikte tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece hasar bedeli yönünden açılan davanın kabulüne diğer talepler yönünden açılan davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacılar ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1.Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılar vekilinin tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2. Davacılar vekilinin ödenmeyen kira bedellerine ve faize ilişkin temyiz itirazlarına gelince; davacılar vekili dava dilekçesinde, taraflar arasında imzalanan 01/01/2007 başlangıç tarihli 5 yıl süreli kira sözleşmesiyle davalı şirketin taşınmazda kiracı olduğunu, diğer davalının da kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığını, son ödenen aylık kira bedelinin 8.690,00-TL olduğunu, 2011 yılı Haziran ayından bu yana kira paralarının ödenmediğini, davalıların 2011 yılı Ağustos ayı başında mecurun kapısını açık bırakarak taşınmazı terkettiklerini,anahtar teslimi yapılmadığını, mecurdaki zararlar için 08.08.2011 tarihinde İzmir 15. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2011/181 D.İş sayılı dosyasında tesbit talep ettiklerini, buna göre binadaki hasarların onarım giderinin 6.750,00-TL, bedelsiz terki gerektiği halde sökülüp götürülen batar katın parasal değerinin 31.354,60-TL olduğunun belirlendiğini, ayrıca kira sözleşmesinin süresinin 5 yıl olduğunu, kiracının hiçbir ihtar ve ihbarda bulunmaksızın mecuru terk edip anahtar teslimi yapmadığından mecurun yeniden kiraya verilinceye kadarki kirasından sorumlu olduğunu belirterek Kasım 2011 ve sonraki aylar kira parası konusunda haklarını saklı tutarak ve küsuratları atarak Haziran 2011 "den itibaren Ekim 2011 dahil ,5 aylık kira parası 43.450,00-TL, hasarların onarım giderleri karşılığı 6.550,00-TL ile demirbaş olarak taşınmazda bırakılması gerekirken sökülüp götürülen batar kat karşılığı 31.000,00-TL olmak üzere toplam 81.000,00-TL alacağın davalılardan tahsilini talep etmiştir. Davalılar vekili taşınmazın 2011 Mayıs ayında boşaltıldığını, anahtarın mülk sahiplerinden birinin oğluna teslim edildiğini, tahliye tarihinden sonraki kiraların istenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Kiralananın tahliye edildiğinin (kiracının kiralananı iade borcunu yerine getirdiğinin) kabul edilebilmesi için, kiralananın fiilen boşaltılması yeterli değildir; anahtarın da kiralayana teslim edilmesi gerekir. Kiracının bildirdiği tahliye tarihinin kiralayan tarafından kabul edilmemesi, başka bir ifadeyle, tahliye tarihinin taraflar arasında çekişmeli olması halinde, kiralananın fiilen boşaltıldığını ve anahtarın teslim edildiğini, böylece kira ilişkisinin kendisince ileri sürülen tarihte hukuken sona erdirildiğini kanıtlama yükümlülüğü, kiracıya aittir. Kiracı, kiralananı kendisinin ileri sürdüğü tarihte tahliye ettiğini ispatlayamazsa, kiralayanın bildirdiği tahliye tarihine itibar olunmalıdır.
Anahtarın kiralayana teslimi, hukuki işlemin içerisinde yer alan bir maddi vakıa olmakla birlikte, sözleşmenin feshine yönelik bir hukuki sonuç doğurduğundan, bunun ne şekilde ispatlanacağı hususu, yıllık kira bedelinin tutarı esas alınmak suretiyle, H.M.K.nun 200. maddeleri çerçevesinde değerlendirilmelidir. Eş söyleyişle, yıllık kira bedelinin tutarı senetle ispat sınırının (HM.K. md.200/1) üzerindeyse ve kiralayanın açık muvafakati yoksa (H.M.K. md.200/2), bu yön kiracı tarafından ancak yazılı delille ispatlanabilir; somut olayda mahkemece kiracının bildirdiği tarihte taşınmazın tahliye edildiği kabul edilerek sonuca gidildiği görülmektedir. Davalı- kiracı anahtar teslimi hususunda yazılı delil sunmamıştır. Bu durumda davalı vekilinin delil listesinde her türlü yasal delil demek suretiyle yemin deliline de dayandığı gözetilerek davalı- kiracıya anahtar teslimi hususunda davacıya yemin teklif hakkının bulunduğu hatırlatılarak anahtar tesliminin kiracının bildirdiği tarihte gerçekleştiğinin yeminle ispatlanması durumunda kiracının bildirdiği tarih esas alınarak,aksi takdirde davacı- kirayaverenler tarafından bildirilen tahliye tarihi esas alınarak varsa ödenmeyen kira bedelleri hususunda bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırmayla yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
Öte yandan davacılar vekili dava dilekçesinde alacaklarının faiziyle birlikte tahsilini talep etmiş, mahkemece açık bir hüküm kurulmaksızın ve gerekçesi belirtilmeksizin fazlaya ilişkin taleplerin reddine denilmek suretiyle karar verilmiştir.Alacakların niteliği, muaccel oldukları tarih ve davacıların talebi gözetilerek hükmedilen alacaklar yönünden faize de karar verilmesi gerekirken gerekçesi belirtilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması da doğru olmamıştır.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır
SONUÇ: Yukarıda 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 15.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.