Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12474
Karar No: 2016/4423
Karar Tarihi: 14.04.2016

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/12474 Esas 2016/4423 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2015/12474 E.  ,  2016/4423 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.07.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve mera olarak sınırlandırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 22.01.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, kadimlik iddiasına dayalı meranın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir.
    Davacı köy tüzel kişiliği vekili, ..... İli, Merkez İlçesi, ..... Köyü ........... mevkiinde kain 3235695 m2 yüzölçümlü taşınmazın müvekkili köyün merasının devamı olduğunu, doğusu ...... ve ...... Köyü, batısı ve kuzeyi ..... Köyü, ..... ....., ...... yaylaları olan söz konusu alanın davacı köyün kadimden beri kullandığı merası olduğunu, ancak kadastro çalışmaları sırasında taşınmazların köy sınırı dışında bırakıldığını, İsaçayırı olarak bilinen bölgede ..... Yolu, ..... Yolu ve ..... Yolu arası ve ...... mevkii olarak bilinen yerlerin köylerinin merası olmasına rağmen ... tarafından 7, 23 ve 25 parsel numaraları verilerek köy tüzel kişiliğinden ecrimisil talep edilmiş olduğunu, söz konusu araziyi uzun yıllar mera olarak kullanmaya devam ettiklerini ileri sürerek dava konusu taşınmazların hazine adına olan kaydının iptali ile davacı köye ait mera olarak mera siciline kaydedilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine, dava konusu yerin Hazineye ait özel mülk olduğunu, vasıf değişikliği için Mera Komisyonuna başvurulması gerektiğini, davanın reddini savunmuştur.
    Dahili davalı ...... Köyü 106 ada 1 ve 106 ada 2 parsellerin köylerine ait olduğunu davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı köy vekili temyiz etmiştir.
    Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m. 3,4).
    31.05.1965 tarihli ve 4/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile "...tek başına bir köye ait bulunan mera, yaylak ve kışlakların tümünün veya bir parçasının bir başka köy sınırı içine alınmış olması halinde, sınır değişikliğinin ikinci köye bir yararlanma hakkı sağlamayacağı ve ilk köyün eskiden olduğu gibi bu yerlerden tek başına yararlanacağı" öngörülmüş olup, bu karar 4342 sayılı Mera Kanununun 29. maddesi ile de yasa hükmü haline gelmiştir. Böylece, bir köy ya da belediye sınırları içinde kalan mera, yaylak ve kışlaklar üzerinde bir başka köy veya belediyenin de intifa hakkı olabileceği kabul edilmiş, idari sınırların aidiyetin belirlenmesinde önemi olmadığı vurgulanmıştır. İdari sınırlar sadece yetkili mahkemenin saptanmasında önem arz eder.
    Meraya elatmanın önlenmesi davası, kadim yararlanma hakkı olan köy veya belediye tüzel kişiliği ya da taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olması nedeniyle Hazine tarafından açılabilir. Aynı şekilde, bir yerin mera olduğu iddiasıyla köy veya belediye tüzel kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali ve sınırlandırma istemiyle dava açmasına olanak vardır.
    Mera, yaylak ve kışlak davalarında, tahsise ya da kadim kullanma hakkına dayanılabilir. Tahsise dayanıldığında, dayanak belgelerin, ayrıca karşı tarafın savunmasında ileri sürdükleri kayıtların tüm geldileri ile birlikte merciinden getirtilmesi, kadimlik iddiası varsa bu hususun araştırılması, gerektiğinde köyün kuruluş tarihinin İçişleri Bakanlığından sorulması ve köyün kadim ya da muhdes olup olmadığının saptanması gerekir.
    Keşifte dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıkların çekişmeli mera veya yayla ile herhangi bir yararlanma ilişkisi bulunmayan, yansız anlatımda bulunabilecek, yöreyi iyi bilen ve çevre köy ya da kasabalarda yaşayan yaşlı kişilerden seçilmesi gerekir.
    Mahkemece yapılacak keşifte; tahsise dayanılıyorsa tahsis kayıtlarının yerel bilirkişi ve tanıklar aracılığı ile uygulanması, dava konusu yeri kapsayıp kapsamadığının belirlenmesi, taşınmazın mera olmadığı iddiasının bulunması halinde varsa çevre taşınmazlara ait kayıtlar da uygulanarak dava konusu yerine şekilde okuduğunun çevre taşınmazlarla toprak yapısı kıyaslanarak uzman bilirkişiler aracılığı ile uyuşmazlığa konu yerin ve niteliğinin saptanması gerekir.
    Kadimlik iddiasında ise yerel bilirkişi ve tanıklara taşınmazın kim tarafından ve ne şekilde kullanıldığı ve sınırları sorularak sonuca gidilmelidir.
    Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince;
    Mahkemece deliller toplanmış, mahallinde keşif yapılmış ve davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan inceleme yeterli görülmemiştir. Keşif sonucu alınan fen bilirkişi raporu keşfi izlemeye elverişli değildir. Mahallinde yeniden yapılacak keşifte; Davacı köyün hak iddia ettiği alan belirlenmeli, bu alan içinde yer alan kadastro parsellerinin tutanak ve dayanak kayıtları getirtilmeli, yine dava konusu alana komşu olan parsellerin tespit tutanakları ve varsa dayanakları kayıtları merciinden istenmelidir. Gerekçeli kararda belirtildiği üzere dava konusu yerin Hacıveli Köyü yayla sınırı içinde kaldığı belirtildiğine göre bu köye ait mera kayıtları (tahsis, toprak tevzi, vergi kaydı, mahkeme ilamı vs) araştırılmalı yöreyi bilen ve davacı köy ile dava konusu taşınmazın bulunduğu köy (veya köyler) dışındaki köylerden yaşlı bilirkişiler araştırılmalı, yine uzman bilirkişiler eşliğinde mahallinde keşif yapılmalı, toprak tevziiye ait kroki ile birlikte tüm kayıtlar mahalline uygulanmalı ve keşfi takip etmeye elverişli kroki düzenlettirilmeli, sonucuna göre bir karar verilmelidir.
    Eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde temyiz harcının yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.04.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi