Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından, şikayetçi borçlu hakkında, Anamur İcra Müdürlüğünün 2010/622 ve 2010/1000 esas sayılı icra takip dosyaları ile genel haciz yoluyla ilamsız icra takiplerine başlandığı ve her iki takip dosyasının da kesinleşmesinden sonra 02.07.2010 tarihli menkul haczi sırasında, borçlunun emekli maaşının haczine muvafakat ettiği ve alacaklının talebi ile bu muvafakat üzerine icra müdürlüğünce, 06.07.2010 tarihinde emekli maaşı üzerine haciz konulduğu anlaşılmıştır.
17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı yasanın 56.maddesi ile değişik 5510 sayılı yasanın 93.maddesi “Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler 88.maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez.”
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçici 1,2, 4.maddelerine göre 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanununa tabi olanlar bu kanunun 4.maddesinin birinci fıkrasının a, b, c bendi kapsamında sigortalı olarak kabul edileceğinin belirtildiği dikkate alındığında emekli sandığından emekli maaşı alanlara da 5510 sayılı yasanın maaşın haczedilemeyeceğine ilişkin 93.madde hükmünün uygulanması gerekir. Öte yandan, anılan yasa hükmü 2008 yılı Ekim ayı başında yürürlüğe girmiş olup, şikayet tarihi itibari ile yürürlükte olduğundan somut olayda da uygulanması zorunludur. Bu durumda yukarıda belirtilen yasa maddesi uyarınca gelir aylık ve ödenekler borçlunun muvafakati bulunmadıkça nafaka borçları dışında haczedilemez.
Somut olayda, borçlu tarafından bu kanuna göre haczi yasak olan emekli maaşı üzerine konulmasına muvafakat edildikten sonra, icra müdürlüğünce uygulanan haciz işlemi anılan yasa hükmü karşısında geçerlidir. Bu düzenleme usule değil, esasa ilişkin olup, İİK.’nun 83/a maddesi karşısında özel hüküm sayılır ve öncelikle tatbik edilir. O halde, mahkemece şikayetin reddi yerine, kabulü isabetsizdir.
SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 26/12/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.