Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/16438
Karar No: 2016/4422
Karar Tarihi: 14.04.2016

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/16438 Esas 2016/4422 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2014/16438 E.  ,  2016/4422 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.06.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen 20.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Davacı, davalının babası, annesi ve halalarından gelen ve kendi adına kayıtlı olan taşınmazlardaki tüm miras payını yetkili vekili aracılığıyla .... Noterliğinin 15.04.2010 günlü ve 8942 sayılı satış vaadi sözleşmesi ile 2.434,42 TL bedel karşılığı satışını vaat ettiğini, dava konusu taşınmazlardaki tüm miras hak ve paylarının iptali ile adına tescilini, mümkün olmaz ise şimdilik 10.000,00 TL"nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili talep etmiştir.
    Davalı 14.06.2010 tarihli dilekçesi ile ve 21.04.2011 tarihli oturumda dava konusu taşınmazlardaki miras yoluyla gelen ve kendisine ait paylarının davacı ... adına tescilini, aksi halde bedelinin kendisine ödenmesini, davayı ve satış vaatlerini kabul ettiğini bildirmiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı ve davalı vekili temyiz etmiştir.
    Taraf ehliyeti, davada taraf olabilme yeteneğidir. Taraf ehliyeti medeni hukuktaki, medeni haklardan istifade (hak) ehliyetinin medeni usul hukukunda büründüğü şekildir. Gerçekten, kimlerin taraf ehliyetine sahip bulundukları Medeni Kanuna göre belirlenir (HUMK m. 38, TMK m. 8 ve 48).
    Buna göre medeni haklardan istifade (hak) ehliyeti bulunan her gerçek (MK m. 8) ve tüzel (TMK m. 48) kişi, davada taraf olabilme ehliyetine sahiptir. Taraf olma ehliyeti, medeni haklardan yararlanma hakkının bir sonucu olup; usul hukukunda süje olma, usul hukukundan yararlanma yeteneğidir.
    Bir davada tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları dava şartlarındandır (HMK m. 114/d). Bu husus mahkemece kendiliğinden gözetilir. Somut olayda davalı, 14.06.2010 tarihli dilekçesi ve aynı tarihli celsedeki beyanı ile davayı kabul ettiğini bildirmiştir. Yargılama devam ederken 18.10.2011 tarihinde davalıya vasi atanmıştır. Vasi Emriye Gürhan vekil tutmuş, vekili Av. ..........24.05.2013 tarihli dilekçe ile davayı kabul ettiğini bildirmiştir. Vasi, vesayeti altındaki kişinin taraf olduğu davalarda onu temsil eder (TMK m. 448). Ancak vasi, yalnız vesayet kararı ile vesayeti altındaki kişi adına davayı kabul edemez. Vasinin vesayeti altındaki kişiye karşı açılan davayı kabul edebilmesi için, vasiye sulh mahkemesi tarafından izin (husumet izni) verilmiş olması gerekir (TMK m. 462/8). Dava ehliyeti olmayan davalıya karşı veya onun tarafından yapılan usul işlemleri geçersizdir. Ancak kanuni temsilci davalıya karşı veya onun tarafından yapılan işlemlere icazet verebilir ise de davada vasinin vesayet makamından alınmış bir izni bulunmadığı halde yukarıda belirtilen usul hükümlerine ayrı şekilde davayı takip etmesi ve davayı kabulü esas alınarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 14.04.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi