Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından bonolara dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlu bonolarda çift vade bulunduğu ve borcu olmadığı itirazında bulunmuş mahkemece, bonolarda keşide tarihinin üst kısımda tekrar yazılmasının ikinci bir vade tarihi olarak kabul edilemeyeceği, bunun keşide tarihini teyide yönelik olarak yapıldığı ve kambiyo senedi vasıflarının tam olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Takip dayanağı bonolar incelendiğinde, tediye tarihi bölümünde vade tarihleri yazıldıktan sonra, senet metninde bulunan vade tarihi kısmına, keşide tarihi ile aynı tarihin yazıldığı, bu haliyle T.T.K.nun 690. maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı kanunun 615. maddesine aykırı olarak çift vadeli olarak düzenlendiği, kambiyo senedi (bono) vasfında olmadıkları anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece borç ilişkisi ve borcun da kabul edilmediği nazara alınarak İİK.nun 170/a maddesi uyarınca takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 26/12/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.