17. Hukuk Dairesi 2015/16748 E. , 2018/9012 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı ... vekili ve davalı asıl ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinden ..."ın eşi diğer davacıların ise babası olan ... kullandığı ... plakalı traktör römorkuna davalılardan ..."un sevk ve idaresindeki ... plakalı ambulansın arkadan çarpması sonucunda, muris ... traktörden düşüp, romörkün altında kalmak suretiyle vefat ettiğini, kazanın tamamıyla davalı sürücünün kusurundan kaynaklandığını, trafik kaza tespit raporunda ve ... CBS"nın soruşturma dosyasında aldırılan bilirkişi raporunda davalı ..."un %100 kusurlu bulunduğunu, olay ile ilgili olarak ...Asliye Ceza Mahkemesinin ... E nolu dosyasında açılan ceza davasının derdest olduğunu, müvekkillerinin eşi ve babalarının ölümü nedeniyle uğradıkları manevi zarar ve yıkımın telafisinin imkansız
olduğunu beyanla; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkillerinden her biri için 25.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı İdare vekili ve davalı asıl ... ayrı ayrı davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece hükmün gerekçesinde; her bir davacı için her ne kadar 25.000,00 TL istenilmiş ise de; toplam manevi tazminat miktarı dava dilekçesinde belirtilmediğinden, yargılama aşamasında ve karar duruşmasında bu hususun mahkeme hakimi tarafından gözden kaçırıldığı ifade edilerek (taleple bağlı kalınmak suretiyle) davanın kabulü ile 25.000,00 TL manevi tazminatın(anne için 4.000,00 TL, her bir çocuk için 3.000,00 TL) kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacılar vekili, davalı ... vekili ve davalı asıl ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle açılan manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece her ne kadar toplam manevi tazminat miktarı dava dilekçesinde belirtilmediği gerekçesi ile davacı anne için 4.000,00 TL, diğer davacılar için 3.000,00"er TL olmak üzere toplamda 25.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş ise de, davacılar vekilinin dava dilekçesinde müvekkillerinden her biri için 25.000,00 TL manevi tazminat (toplamda 200.000,00 TL) talep ettiği, dava açılırken düzenlenen 12/12/2012 tarihli harçlandırma formunda da dava esas değerinin 200.000,00 TL olup, peşin/nisbi harcın da bu miktar üzerinden tahsil edildiği gözetilmeksizin, davacıların talebi, olay tarihindeki Ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı ile olay tarihi gibi özellikler göz önünde tutulmak suretiyle, maktulün eşi ve çocukları olan davacılar için daha yüksek miktarda manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken, kararda yazılı gerekçeyle hüküm kurulması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir..
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; davalı İdare vekili ve davalı asıl ..."un ise tüm
temyiz itirazlarının reddine, aşağıda dökümü yazılı 1.621,75 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ..."dan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davalı ..."ndan harç alınmamasına 11.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.