16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/4870 Karar No: 2018/5247 Karar Tarihi: 19.12.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4870 Esas 2018/5247 Karar Sayılı İlamı
Özet:
16. Ceza Dairesinin verdiği karara göre, suçlu silahlı terör örgütüne üye olmaktan suçlu bulunmuş ve TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53/1, 58/6-9 ve 62/63 maddelerine uygun şekilde cezalandırılmıştır. Dosyadaki deliller ve yapılan inceleme sonucunda, sanığın eşinin Bank Asya'da hesabının bulunması ve bu bankadan kredi kullanması ile çocuğunu FETÖ/PDY ile bağlantılı bir dersaneye göndermesinin örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenmiştir. Temyiz talebi reddedilmiş ve hüküm onanmıştır. Kanun maddeleri açıklanacak olursa, TCK 314/2 silahlı terör örgütüne üyelik, 3713 sayılı Kanunun 5/1 ise terör suçlarının iştiraki hakkında olup, 53/1 suça ilişkin cezanın ertelenmeme hallerini, 58/6-9 ise suçtan kaynaklı malvarlığı değerlerine el konulması ve bunların tasfiyesini, 62/63 ise örgüt faaliyetlerinde kullanılan mal ve kaynakların tespit ve tahsiline ilişkin hükümleri içermektedir.
16. Ceza Dairesi 2018/4870 E. , 2018/5247 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53/1, 58/6-9, ve 62, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet cezasına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanık müdafinin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre; sanığın eşinin Bank Asya"da hesabının bulunması ve bu bankadan kredi kullanmasının ve 2006-2007 yıllarında çocuğunu FETÖ/PDY ile iltisaklı dersaneye göndermesinin örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 19.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.