16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/4977 Karar No: 2018/5241 Karar Tarihi: 18.12.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4977 Esas 2018/5241 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine hükmetti. Ancak temyiz başvurusunun esastan reddedilmesi gerektiği sonucuna varıldı. Dosyada bulunan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriği incelendiğinde, Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensupları tarafından kullanılmak amacıyla oluşturulan bir ağ olduğu ve örgüt talimatıyla bu ağa dahil olunduğu teknik verilerle tespit edildiği belirtildi. Sanığın Bylock kullanıcısı olduğu yetersiz delillere dayanılarak eksik araştırma ile hüküm kurulduğu sonucuna varıldı. Bu nedenle hüküm kanuna aykırı bulunarak bozuldu. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Kanun maddeleri ise TCK 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK 63/1, 53, 58/9 olarak belirtildi.
16. Ceza Dairesi 2018/4977 E. , 2018/5241 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 63/1, 53, 58/9 maddeleri gereğince mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyizin sebebine göre dosya incelendi gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağının kabul edildiği gözetilmekle, Bylock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, bylock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bu delilin atılı suçun vasfı açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, iddianamede bylock kullanılan ve sanığa ait olduğu iddia edilen...ve ...nolu telefonlardan ... nolu telefonun sanığın eşi ... ... tarafından kullanıldığının iddia edilmesi karşısında her iki telefona ait ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağı getirtilip değerlendirilerek duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken, sanığın bylock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz belgelere dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı, mevcut delil durumu ve bozma nedeni gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 18.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.