Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
TTK.nun 726.maddesi gereği çeklerde zamanaşımı, ibraz müddetinin bitiminden itibaren 6 aydır. TTK.nun 730.maddesinin yollaması ile çekler hakkında da uygulanması gereken aynı yasanın 662.maddesi ise; "Müruruzaman, dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi sebepleriyle kesilir." hükmünü içermektedir. Zamanaşımını kesen  takip işlemi, hangi  borçlu hakkında yapılmış ise, o borçlu yönünden zamanaşımı süresini keser.
Somut olayda, alacaklının   02.12.2009 tarihli talebi, diğer takip borçlusu  M. A."un adresinin tespitine ilişkin olup, bu işlem borçlu şirket yönünden zamanaşımını kesmez. Altı aylık zamanaşımı süresinin  işlemeye başladığı  03.06.2009 tarihinden  14.06.2010 tarihine kadar alacaklı tarafça zamanaşımını kesen herhangi bir işlem yapılmadığından, 03.12.2009 tarihi itibariyle takip konusu çekin  zamanaşımına uğradığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece, borçlunun isteminin kabulü ile İİK"nun  169/a - 5  maddesi  gereğince takibin durdurulmasına  karar verilmesi gerekirken, aksi düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. 
SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23/12/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.