Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/12091
Karar No: 2015/2612
Karar Tarihi: 29.06.2015

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/12091 Esas 2015/2612 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık hakkında uyuşturucu madde bulundurma suçundan açılan dava sırasında, tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildi. Ancak sanığa verilen ara kararın usulüne uygun tebliğ edilmediği ve yasa yoluna başvuru şekli açıklanmadığı için, karar kesinleşmedi. Sonraki mahkeme kararı da aynı şekilde yasa yoluna başvuru süresi açıklanmadan tebliğ edildi. Bu nedenle, hüküm kesinleşmediği için infaz işlemleri hukuki değerden yoksun kaldı ve sanık hakkındaki kamu davası zamanaşımı nedeniyle düştü. 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddeleri gereği, suç tarihinden inceleme tarihine kadar olan dava zamanaşımı süresi olan 7 yıl 6 ay dolmuştu. Bu nedenle, karar bozuldu ve dava düştü.
20. Ceza Dairesi         2015/12091 E.  ,  2015/2612 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Çocuk Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Mahkûmiyet


    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    Sanık hakkında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan açılan davanın yargılaması sırasında, 08.04.2008 tarihli ara karar ile TCK"nın 191/2. maddesi uyarınca “Tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” karar verilerek, sanığın yokluğunda verilen bu ara kararın infazı için .. Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği ve yargılamaya devam olunduğu, 08.04.2008 tarihli ve 2006/1707 esas sayılı ara kararının infazına ilişkin işlemler devam ederken, 27.11.2008 tarihli, 2006/1707 esas ve 2008/1427 sayılı kararı ile sanık hakkında “mahkûmiyet hükmü ile birlikte tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine” karar verildiği, bu kararın da infazı için ...Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği, ayrı ayrı infaz işlemleri devam eden kararların 09.12.2010 ve 27.10.2010 tarihlerinde infazlarının tamamlandığının mahkemeye bildirildiği, 16.03.2012 tarihinde mahkemece yapılan incelemede, 27.11.2008 tarihli, 2006/1707 esas ve 2008/1427 karar sayılı sanığın yokluğunda verilen kararın usulüne uygun tefhim edilmediği, kararda yasa yoluna başvuru şekli hususunda açıklık bulunmadığı, sanığa yapılan tebliğde de bu hususta açıklama yapılmadığı tespit edilerek, yasa yollarına başvuru hakkı bakımından kararın yeniden tebliğine karar verildiği ve 27.03.2012 tarihinde sanığa tebliği sonrası, sanığın 03.04.2012 tarihli dilekçesi ile kararı temyiz ettiği anlaşılmış olup; sanığın yokluğunda verilen 08.04.2008 tarihli ve 2006/1707 esas sayılı ara kararın sanığa tebliğ edilmemesi ve bu karara karşı başvurulacak merci, süre ve başvuru şeklinin karar yerinde belirtilmemesi nedeni ile kesinleşmediği, aynı şekilde 27.11.2008 tarihli, 2006/1707 esas ve 2008/1427 sayılı karar, sanığa 29.12.2008 tarihinde tebliğ edilmiş ise de, gerekçeli kararda başvuru süresinin ne zaman başlayacağı ve başvuru şekline ilişkin bir açıklama bulunmadığı, tebliğ sırasında da buna ilişkin bir açıklama yapılmadığı, bu durumumun 16.03.2012 tarihinde mahkeme tarafından tespiti sonrası, kararın 27.03.2012 tarihinde sanığa tebliğ edildiği, bu nedenle 27.11.2008 tarihli kararın da kesinleşmediğinin anlaşılması karşısında, kesinleşmeyen bu kararlara ilişkin infaz işlemlerinin hukuki değerden yoksun olduğunun kabulü ile tebliğnamedeki düşünce benimsenmeyerek, 27.11.2008 tarihli mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
    Suç tarihinden inceleme tarihine kadar 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık dava zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşıldığından; diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun’un 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddelerinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 29.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi