12. Ceza Dairesi 2018/963 E. , 2019/11461 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Yasaya muhalefet
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 70, 75, TCK’nın 52/2-4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
2863 sayılı Kanuna muhalefet suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü;
Dairemizin 2015/1852 esas 2016/196 karar sayılı bozma kararı üzerine, mahkemece bozma ilamına uyulup uyulmadığı hususunda bir ara karar verilmemiş ise de, Ceza Genel Kurulunun kararlılık gösteren içtihatlarında da açıkça belirtildiği üzere, mahkemece bozma kararı doğrultusunda uygulama yapılması ve bozmadan sonra yapılan inceleme, araştırma ve yeni kanıtlara dayanarak hüküm kurulması karşısında, mahkemenin bozmaya eylemli uyduğu değerlendirilerek yapılan incelemede,
UYAP üzerinden temin edilen adli sicil kaydı ile dosyada mevcut adli sicil kaydının incelenmesinde, tekerrüre esas sabıkaları bulunan sanık hakkında TCK"nın 58. maddesi gereğince tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ve sanığa hükmolunan cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre infaz edilmesine karar verilmemesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Olay tarihi olan 06.11.2012 günü, Diyarbakır Hava Limanı 2. Arındırılmış Salon girişinden geçmek isteyen sanık ..."in, uyuşturucu ticareti suçundan yakalaması olduğunun kolluk görevlilerince anlaşılması üzerine, Diyarbakır 5. Sulh Ceza Mahkemesinin 06.11.2012 tarih, 2012/1146 değişik iş sayılı önleme araması ve el koyması kararına binaen sanığın üzerinde yapılan aramada, davaya konu 1 adet Bizans dönemine ait sikkenin ele geçirildiği, Diyarbakır Müze Müdürlüğünün 08.11.2012 tarihli raporu ile 25.09.2013 tarihli arkeolog bilirkişi heyetinden alınan raporda, sikkenin Bizans dönemine ait, 2863 sayılı Kanun kapsamında korunması gerekli eser olduğunun belirlendiği, sanığın verdiği ifadelerinde, bu sikkeyi bir seyyar satıcıdan, tarihi eser olduğunu bilmeden 2 TL karşılığında satın aldığını, İstanbul ilinde bulunan iş yerindeki orta sehpasının üzerine koymayı düşündüğünü ve ticaret kastının olmadığını beyan ettiği, dosya kapsamında sanığın verdiği ifadesinin doğru olmadığına ilişkin delillerin elde edilemediği, 2863 sayılı Kanunun 67/2. maddesinde düzenlenen “kültür varlığı ticaretine aykırılık” suçunun oluşması için, bildirimi yapılmamış kültür varlığının ticaret kastıyla “satışa arz edilmesi”, “satılması”, “verilmesi”, “satın alınması” ve “kabul edilmesi” eylemlerinden hiç birinin somut olayda gerçekleşmediği, ancak dosya kapsamında bulunan fotoğraftan davaya konu sikkenin, eski bir eser olduğunun kolaylıkla anlaşılabildiği, bu nedenle sanığın eyleminin 2863 sayılı Kanunun 70/1. maddesinde düzenlenen “kültür varlığını bulundurma” suçunu oluşturduğunun anlaşıldığı olayda,
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın verilen cezayı ağır ve haksız bulduğuna dair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
TCK"nin 52/4. maddesi gereğince ödenmeyen adli para cezasının hapis cezasına çevrileceğinin ihtarı ile yetinilmesi gerekirken ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususların aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükmün 4. fıkrasının son cümlesindeki “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “ödenmeyen adli para cezasının hapis cezasına çevrileceğinin ihtaratına"" ibarelerinin yazılması suretiyle başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.