Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/4927
Karar No: 2016/1286

a Sanık hakkında Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2015/4927 Esas 2016/1286 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi         2015/4927 E.  ,  2016/1286 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
    Suçlar : a) Sanık ... hakkında: Uyuşturucu madde ticareti yapma
    b) Sanıklar ... ve ... hakkında: İnfaz kurumuna yasak eşya sokma
    Hükümler : a) Sanık ... hakkında infaz kurumunda ticari amaçla uyuşturucu madde bulundurma suçundan: Mahkûmiyet
    b) Sanıklar ... ve ... hakkında infaz kurumunda kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan : Mahkûmiyet


    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    A) Sanık ... hakkında 12.08.2015 tarihli ret kararının temyizine ilişkin isteğin incelenmesi:
    29.06.2015 tarihinde tefhim edilen hükmün, süresinden sonra 24.07.2015 tarihinde temyiz edildiği anlaşıldığından, yasaya uygun olarak verilen 12.08.2015 tarihli ret kararının ONANMASINA, oybirliğiyle,
    B) Sanık ... hakkında infaz kurumunda ticari amaçla uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenin dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak;
    Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları ile duruşmadaki savunması bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine ""Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan duruma göre, sanık hakkında, TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına"" ibaresinin yazılması suretiyle, resen de temyize tabi olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Üye ..."nun karşı oyu ve oyçokluğuyla,
    C) Sanık ... hakkında infaz kurumunda kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenlerin dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak;
    1- Sanık ile hakkında temyiz isteğinin reddine dair kararın onanmasına karar verilen sanık ..."un kendilerinde ele geçirilen suç konusu uyuşturucu maddeyi sanık ..."dan satın aldıklarını belirterek sanık ..."ın uyuşturucu madde ile yakalanmasını sağladıklarının anlaşılması karşısında, sanık hakkında TCK"nın 297. maddesinin 4. fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre, bozmadan 1412 sayılı CMUK"nın 325. maddesi gereğince hakkında temyiz isteğinin reddine karar verilen sanık ..."ın da YARARLANDIRILMASINA, Üye ..."nun karşı oyu ve oyçokluğuyla,
    21.04.2016 tarihinde karar verildi.


    TEFHİM TUTANAĞI
    21.04.2016 tarihinde saat: 14.00"de verilen bu karar Yargıtay Cumhuriyet savcısı ..."ın katılımıyla ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık ... müdafii Avukat ..."ın yokluğunda 21.04.2016 tarihinde yöntemine uygun biçimde, açık olarak okunup anlatıldı.

    KARŞI OY GEREKÇESİ

    Sanık ..., suçlamaları kesinlikle kabul etmediğini, cezaevinden tahliye olmasına 20 gün kala bu işi yapacak birisi olmadığını, zaten diğer sanıkların da sonraki aşamalardaki beyanlarında söz konusu uyuşturucu maddeyi kendilerinin temin ettiklerini söylediklerini, cezaevine uyuşturucu madde sokmadığını, kimseye satmadığını, üst ranzanın altında bulunan uyuşturucu maddelerin kendisine ait olmadığını, kimin koyduğunu da bilmediğini, 400 kişinin bulunduğu açık cezaevinde bulunduğu yatağın müdaheleye açık olduğunu, başkası tarafından söz konusu uyuşturucunun konulmuş olabileceğini savunmuştur.
    Sanık ..., söz konusu uyuşturucu maddeleri izin dönüşünde cezaevine kendisinin getirdiğini, sanık ..."ın hiç bir ilgisi olmadığını belirtmiş, sadece esas hakkındaki mütalaaya karşı diyecekleri sorulduğunda, gardiyanların baskısı yüzünden sanıktan aldıklarını söylediklerini, işin aslının böyle olmadığını, söylemiştir.
    Sanık ..., kullanmak istedikleri uyuşturucu maddeyi sanık ..."in getirdiğini, kimden aldığını görmediğini, cezaevi idaresinde konu araştırılırken, sanık ..."in uyuşturucu maddeyi sanık ..."dan aldığını söylediğini duyduğunu beyan etmiştir.
    Aramayı yapan infaz koruma memuru ..."den başka, hiç kimse uyuşturucu maddenin nerede ve nasıl bulunduğunu söylememektedir...."in beyanları arama sırasında odada bulunan diğer hükümlüler tarafından doğrulanmadığı gibi 09.03.2015 tarihli arama tutanağında 3 infaz koruma memurunun imzası dışında başka bir imza bulunmamaktadır.
    Elde edilen uyuşturucu maddelerin sarılı olduğu peçete üzerinde veya başka bir yerde sanığın vucut veya parmak izi çıkmamıştır.
    Sanıklar... ve ...un, kullanmak istedikleri uyuştucu maddeyi bizzat sanık ..."dan aldıklarına ilişkin hiç bir beyanları bulunmamaktadır.
    Sanığın yattığı yerin üzerinde, üst ranzadaki yatağın altında bulunan uyuşturucu maddenin sanığa ait olduğu hususunda herhangi bir tanık beyanı veya fenni bir delil bulunmamaktadır. Koğuş sadece sanığa ait olmayıp başkaları da kalmaktadır. Koğuştaki yatak, kilit altında tutulması mümkün bir yer olmadığı için, sanığın mutlak hakimiyet alanında olan bir yer değildir. Buraya başkaları tarafından da konulması muhtemeldir.
    Sanık ..."in son celsede, "gardiyanların baskısı yüzünden sanıktan aldığımızı söyledik, işin aslı böyle değildir." şeklindeki anlatımı, sanık ..."ın mahkûmiyeti için yeterli olmayıp, Sanık ... ve dinlenen infaz koruma memurlarının beyanları da görgüye dayalı olmadıklarından delil niteliğinde değildir.
    Anlatılan nedenlerle;
    1- Diğer sanıklar ... ve..."un birbiriyle ve daha önceki ifadeleriyle çelişen beyanları dışında her türlü kuşkudan uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından sanık ... hakkındaki mahkûmiyet hükmünün BOZULMASI,
    2- Sanık ... hakkındaki bozma görüşüm doğrultusunda, sanık ... yönünden TCK"nın 297. maddesinin 4. fıkrasının uygulanma şartları oluşmayacağından, sanık ... ile ilgili hükmün TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasındaki eksiklik giderilerek, DÜZELTİLEREK ONANMASI,
    Gerektiği kanısını taşımam nedeniyle, çoğunluğun sanık ... hakkındaki ONAMA ve sanık ... hakkındaki BOZMA kararlarına katılmıyorum. 21.04.2016

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi