Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5588
Karar No: 2017/2995
Karar Tarihi: 24.05.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/5588 Esas 2017/2995 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/5588 E.  ,  2017/2995 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 13/10/2015 tarih ve 2015/30-2015/403 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin ve annesinin davalı banka nezdinde bulunan ve 1995 yılında 23.000.000 TL (23,00 YTL) yatırılmak suretiyle açılan ortak vadeli hesabında bulunan paradan bir miktar çekilmesinden sonra hesapta 13.000.000 TL (13,00 YTL) para kaldığını, bundan sonra hesap üzerinde herhangi bir tasarrufta bulunulmadığını, kalan paranın akıbetinin belirlenemediğini ileri sürerek belirsiz alacak davası kapsamında şimdilik, 1.000,00 TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, bilirkişi raporu sonrası eksik harcı tamamlayarak talebini 3.196,15 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını, hesaptaki paranın peyderpey çekilerek hesabın kapatıldığını, belgelerin 10 yıllık saklama süresinin dolduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre; 1995 yılında davacı henüz 18 yaşından küçükken annesi tarafından davalı bankadaki hesabına eski para ile 23.000.000,00 TL yatırıldığı, daha sonra bir miktar para çekildiği ve hesapta 13.000.000,00 TL (eski parayla) kaldığı, bu işlemden sonra bir tasarrufu işlemde bulunulmadığı, hesabın vadeli olduğu ve kalan paranın kendisine banka tarafından ödenmediği, davacının 17/10/1995 tarihinde davalı bankada bulunan 13,00 TL parasının devamlı olarak 91 gün vadeli yatırıldığı, davalı tarafından paranın çekildiğinin belgelendirilmediği ve dava tarihine kadar 3.196,15 TL"ye ulaştığı gerekçesiyle davanın kabulü ile 3.196,15 TL"nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Dava, mevduat hesabında bulunan paranın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı bankada 1995 yılında davacı adına açılan hesapta 13,00 TL bulunduğu, bu mevduatın davacı tarafa ödenmiş olduğunun davalı banka tarafından ispat edilemediği, paranın devamlı olarak 91 gün vadeli olarak yatırıldığı ve dava tarihinde 3.196,15 TL"ye ulaştığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Vade bitiminde vadeli hesapların yenilenmesi hususunda banka ile mudi arasında bir mutabakat varsa ona göre yenileme yapılır. Bu mutabakat mudinin yazılı talimatı ile ya da hesap cüzdanına hesabın aynı vade ile yenileneceğini ifade eden bir ibare konulması ile sağlanır. Önceki hesabın vade bitim tarihi yeni hesabın valörüdür. Banka ile mudi arasında böyle bir mutabakatın bulunmaması halinde vadeli mevduat hesaplarının faizli bakiyelerine vade sonunda itibaren vadesiz mevduat faiz oranı uygulanır. (REİSOĞLU, Seza; Bankacılık Kanun Şerhi, Cilt 1, ... 2007).
    Bu durumda, söz konusu hesabın vadesinin sürekli olarak yenilenerek devam edeceği yönünde bir mutabakat olup olmadığını ispat yükü davacının üzerindedir. Davacı tarafça böyle bir mutabakatın mevcut olduğu ispat edilemez ise hesabın artık vadesiz hesaba dönüşeceğinin ve vade sonundan itibaren mevduata vadesiz mevduat faizi uygulanarak hesaplama yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden eksik incelemeye dayalı olarak davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 24/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi