Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2017/9630 Esas 2017/10753 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/9630
Karar No: 2017/10753
Karar Tarihi: 13.09.2017

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2017/9630 Esas 2017/10753 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın kasten yaralama suçundan mahkum edilerek, 1.800.00 TL adli para cezası ile cezalandırılması kararına itiraz edilmiş ancak itiraz konusunda esastan bir karar verilmeksizin reddedilmiştir. Dosya incelendiğinde, sanığın cezaevine giriş yapmasından sonra yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığı tespit edilmiştir. Bu nedenle, Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 07/12/2016 tarihli ve 2016/1066 değişik iş sayılı kararı kanun yararına bozulmuş ve dosya mahkemesine gönderilmiştir. Kararın temeli Türk Ceza Kanunu'nun 86/2, 86/3-a-e, 29 ve 52/2. maddeleri ile Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi üzerine kuruludur.

3. Ceza Dairesi 2017/9630 E. , 2017/10753 K.

"İçtihat Metni"

Kasten yaralama suçundan sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 86/2, 86/3-a-e, 29 ve 52/2. maddeleri gereğince 1.800.00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair (Kapatılan) Ankara 4. Sulh Ceza Mahkemesinin 27/12/2012 tarihli ve 2011/1545 esas, 2012/3186 sayılı kararına yönelik itirazın süre yönünden reddine ilişkin Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 07/12/2016 tarihli ve 2016/1066 değişik iş sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığı"nın 12.06.2017 tarih ve 2017/4247 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 16.06.2017 tarih ve 2017/37767 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, (Kapatılan) Ankara 4. Sulh Ceza Mahkemesinin 27/12/2012 tarihli ve 2011/1545 esas, 2012/3186 sayılı kararının sanığın yokluğunda verildiği, sanığın 11/05/2012 tarihinde cezaevine giriş yaptığı ve o tarihten bu yana halen cezaevinde bulunduğu dikkate alındığında, sanığa 16/01/2013 tarihinde yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığı cihetle, itirazın süresi içerisinde yapıldığı gözetilmeden, itiraz konusu hakkında esastan bir karar verilmesi yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309.maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 07/12/2016 tarihli ve 2016/1066 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 309/4.maddesi gereğince kanun yararına BOZULMASINA; müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 13.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.