Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4346 Esas 2018/5214 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/4346
Karar No: 2018/5214
Karar Tarihi: 18.12.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4346 Esas 2018/5214 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyet kararına yapılan istinaf başvurusunu inceledi. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığı için işin esasına geçildi. Tutulan tutanaklar, belgeler ve gerekçeler göz önünde bulundurularak sanık müdafiinin diğer temyiz itirazları reddedildi. Ancak cezanın belirlenmesinde meydana gelen tehlike ile sanığın kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik de dikkate alınarak makul bir cezaya hükmedilmesi gerektiği belirtildi ve cezanın fazla tayin edildiği için hüküm bozuldu. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK\"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK\"nın 53, 58/9, 63.
16. Ceza Dairesi         2018/4346 E.  ,  2018/5214 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53,
    58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına
    ilişkin istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddine

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyizin sebebine göre dosya incelendi gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlenildiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen tehlike ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik de göz önünde bulundurularak makul bir cezaya hükmedilmesi gerekirken, temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan makul suretle ayrılmak yerine teşdidin derecesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde fazla ceza tayin edilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, verilen ceza miktarı, mevcut delil durumu ve tutuklulukta geçirilen süre dikkate alındığında sanığın tutukluluk halinin devamına, 18.12.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.