Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5367 Esas 2018/5205 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5367
Karar No: 2018/5205
Karar Tarihi: 18.12.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5367 Esas 2018/5205 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Kararda, suçu silahlı terör örgütüne üye olmak olan sanığın istinaf başvurusunun esastan reddedildiği belirtilmiştir. Temyiz davasının esastan reddedilerek hükümün onanmasına karar verilmiştir. Kararda, suçu işlediğine dair delillerin yeterli olduğu, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği ve sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklemeden karar verilmesinin sonuca etkili olmadığı vurgulanmıştır. Kararda, suçu işleyen sanığın mahkumiyetine TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 62, 53/1, 58/9, 63. maddelerinin uygulandığı belirtilmiştir.

16. Ceza Dairesi 2018/5367 E. , 2018/5205 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5,TCK"nın 62, 53/1, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına
ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Dosya içerisinde bulunan diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 18.12.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.