15. Ceza Dairesi 2017/4613 E. , 2019/8581 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanıklar hakkında, ayrı ayrı;
1-Nitelikli dolandırıcılık suçundan; TCK’nun 158/1-f-son, 62/1, 52/2-4 ve 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet
2- Resmi belgede sahtecilik suçundan; TCK’nun 204/1, 62/1 ve 53. maddeleri ve CMK’nın 231/5 maddeleri uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler ile resmi belgede sahtecilik suçundan sanıklar hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları, sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ...’in, katılan ... adına kayıtlı araca ilişkin internette satılık ilanını görmesi üzerine, adı geçen katılanın babası olan katılan ... ile telefonla irtibata geçip söz konusu aracı almak istediği ve ödemeyi çekle yapacağını söylediği, tarafların aracın satışı konusunda anlaşmaları üzerine, sanıkların Viranşehir’den söz konusu aracın bulunduğu Ayvalık ilçesine gittikleri, katılanlarla biraraya gelmeleri üzerine sanık ...’in, suça konu aracın satış bedeli olarak 3.000 TL nakit verip, geri kalan kısım için ise 30/11/2011 keşide tarihli, 12.700 TL bedelli sahte çeki katılanlara ciro ettikleri ve katılan ... tarafından söz konusu aracın sanık ...’a noterde devrini sağlayarak haksız yarar sağladıkları, bu suretle sanıkların nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1- Sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına yönelik yapılan temyiz incelemesinde:
5271 sayılı CMK"nın 231.maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasını geri bırakılmasına" ilişkin kararlara karşı aynı Kanun"un 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığından, 5271 sayılı CMK" nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda merciin belirlenmesinde yanılma, başvuran sanıkların haklarını ortadan kaldırmayacağından temyiz dilekçelerinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için, dosyanın incelenmeksizin iade edilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
2- Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyete ilişkin hükümlere yönelik yapılan temyiz incelemesinde:
Katılan ...’ın savcılıktaki ifadesinde, çekte cirosu bulunan ...’ın ağabeyi ... ile irtibata geçtiğini, ...’ın kendisine kardeşinin bir hata yaptığını, zararını karşılayacağını söylediğine yönelik beyanda bulunması karşısında, gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından; sanığın savunmasında belirttiği ... isimli kişi ile suça konu çekte ...’ın cirosunun olduğu kısımda yer alan .... numaralı hattın adına kayıtlı olduğu ...’ın araştırılıp, söz konusu hatla katılan ... arasında 05/11/2011 tarihinde telefon görüşmesi yapılmış olduğu da dikkate alınıp, tespit edilmeleri halinde tanık sıfatıyla ifadelerinin alınarak, ... isminde bir kişi olup olmadığının ve söz konusu hattı fiilen kullanan kişinin belirlenmesi ile bu kişilerin karşılaştırmaya esas olabilecek imza ve el yazısı örneklerinin temin edilip, belge asıllarıyla birlikte gönderilmek suretiyle, uzman bilirkişi veya kurulundan aldırılacak raporla, suça konu çekte yer alan el yazılarının ve imzaların kime ait olduklarının ve yine sanıkların da el yazılarının temin edilerek suça konu çekin ön yüzü ile arka yüzündeki birinci ciranta kısmında yer alan el yazılarının sanıklara ait olup olmadığının ve çekin ne şekilde sahte olduğunun kesin olarak belirlenmesi, soruşturma aşamasında beyanı alınan ve suça konu aracı sanıklardan takas usulüyle aldığını beyan eden ...’in duruşmaya davet edilerek tanık sıfatıyla yeniden ifadesinin alınması, sanıkların birbirleriyle Viranşehir otogarında tanıştıklarını belirtmesi ve sanık ...’ın olay tarihinde Balıkesir’de askerlik yapan oğlu...’nin izne gelecek olması nedeniyle kendisini almaya gittiğine yönelik savunması dikkate alınarak, ....’nin belirtilen tarihlerde söz konusu yerde askerlik yapıp yapmadığı, terhisen veya izinli olarak kıtasından ayrılıp ayrılmadığı araştırılıp, tüm delillerin toplanmasından sonra, sonucuna göre sanıkların suç kastıyla hareket edip etmedikleri de tartışılarak hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyetlerine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanıkların temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 19/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.