16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/4347 Karar No: 2018/5200 Karar Tarihi: 18.12.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4347 Esas 2018/5200 Karar Sayılı İlamı
Özet:
16. Ceza Dairesi tarafından verilen bir kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyete hükmedildiği ancak istinaf başvurusunun esastan reddedildiği belirtilmektedir. Mahkeme, sanığın Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensupları tarafından kullanıldığının tespit edildiği durumlarda örgütle bağlantısı gösteren delil olarak kullanılacağına dair bir kararı kabul ettiğini belirtmiştir. Bu doğrultuda, sanığın Bylock kullanıcısı olduğunu inkar etmesine rağmen teknik verilerle tespit edilmesi halinde, bu delilin mahkumiyet kararında belirleyici olacağına hükmedilmiştir. Ancak, sanığın suçlamayı kabul etmediği ve yetersiz Bylock sorgu tutanaklarına dayanarak eksik araştırma ile hüküm kurulduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Mahkeme kararında, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararı verildiği belirtilmektedir.
16. Ceza Dairesi 2018/4347 E. , 2018/5200 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı"nın kabul edildiği gözetilmekle, Bylock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, bylock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bylock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutunun tayini açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme raporu getirtilip değerlendirilerek, yine istinaf aşamasında dosyaya geldiği anlaşılan sanık aleyhine beyanları içerir ... ... ait ifade tutanağının duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken sanığın bylock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz bylock sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kabul ve uygulamaya görede; Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup ilk yakalanma ile temadi kesileceğinden Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “06/12/2016" yerine “15/07/2016” olarak yazılması mahallinde giderilebilir yazılması Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan bu sebeplerden dolayı hükmün BOZULMASINA, verilen ceza miktarı ve tutuklulukta geçirilen süre dikkate alındığında tahliye talebinin reddine, 18.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.