20. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/8721 Karar No: 2017/6849 Karar Tarihi: 25.09.2017
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/8721 Esas 2017/6849 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2017/8721 E. , 2017/6849 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ve davalı ... Yönetimi vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili 24/05/2012 havale tarihli dava dilekçesiyle köyünde bulunan ve dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği yaklaşık 1000 m2 miktarındaki taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında tespit dışı bırakıldığını, tespit dışı bırakılan yerlerin ölçülerek 465 ada 53 parsel sayılı taşınmaza eklenmesi ve bir bütün olarak tapuda müvekkileri adlarına tescil edilmesi talebi ile dava açmıştır. Mahkemece, davacının karşı açtığı davanın reddine, davacının ... ve karşı açtığı davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm davacılar ve davalı ... Yönetimi vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu köyünün bir kısmında 1972 yılında sayılı Kanuna göre orman kadastrosu, bir kısmında ise 2006 yılında 5304 sayılı Kanuna göre orman kadastrosu ve arazi kadastrosu yapılarak kesinleşmiştir. Daha sonra 25.12.2012 tarihinde ilan edilen evvelce sınırlandırılması yapılmamış ormanların kadastrosu ile bu ormanlarda ve evvelce sınırlandırılması yapılmış ormanlarda 6831 sayılı Orman Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B maddesi uygulama çalışmaları vardır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve dava konusu taşınmazın krokide, (A) harfi ile gösterilen bölümün kesinleşmiş orman tahdit sınırı içinde kaldığı ve orman sayılan yerlerden olduğu (A1) ve (B1) harfleri ile gösterilen yerlerin aktif dere yatağı vasfında olup, zilyetlik ile kazanma koşulları oluşmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davacı ve davalılara ayrı ayrı yükletilmesine 25/09/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.