Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - tehdit - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/2006 Esas 2016/1302 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/2006
Karar No: 2016/1302
Karar Tarihi: 16.02.2016

Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - tehdit - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/2006 Esas 2016/1302 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hükümde, sanığın her bir mağdur için ayrı ayrı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu işlediği belirtilerek, zincirleme suç hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini yapıldığı ve sanığın mağdurlara zarar verdiği halde 5237 sayılı TCK'nın 110. maddesi uygulanması aleyhe temyiz edilmediği için bozma nedeni yapılmadığı ifade edilmiştir. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi'nin 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi ile ilgili olarak verdiği iptal kararına da değinilmiştir. Mahkeme kararında geçen kanun maddeleri ise 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 110. ve 53. maddeleridir.

14. Ceza Dairesi 2014/2006 E. , 2016/1302 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, tehdit
HÜKÜM : Mahkûmiyet

İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Eylemlerin gerçekleştiriliş biçimine göre, sanığın her bir mağdura yönelik olarak ayrı ayrı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu işlediğinin anlaşılması karşısında, eylemlerin tek fiil olmadığı ve mağdur sayısınca suç oluştuğu gözetilmeden yazılı şekilde zincirleme suç hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini ve sanığın, mağdureleri adli muayene raporlarında belirtilen şekilde yaralamakla şahıslarına zararı dokunduğu ve şartları gerçekleşmediği halde 5237 sayılı TCK"nın 110. maddesinin uygulanması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Hükümlerden sonra 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiillerin eleştiri dışında unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanık müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 16.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.