16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/4468 Karar No: 2018/5169 Karar Tarihi: 17.12.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/4468 Esas 2018/5169 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkemenin 16. Ceza Dairesi olarak verdiği kararda, sanık silahlı terör örgütüne üye olmaktan mahkum edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen hükmün temyiz edilmesi üzerine yapılan incelemede, sanığın dosyaya yansıyan faaliyetlerine göre temel cezanın alt sınırından uzaklaşılarak fazla ceza tayin edildiği belirlenmiştir. Bu nedenle, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülerek, hüküm CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca bozulmuş ve sanık tahliye edilmemiştir. Mahkeme kararında, sanığın suçu işleme şekli, kullanılan araçlar, zaman ve yer, konunun önemi ve değeri, oluşturduğu tehlike, kusurun ağırlığı, amaç ve saik gibi ölçütler göz önünde bulundurularak ceza tayin edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Sanığın ayrıca Emniyet mahrem yapılanması kapsamında veri inceleme raporu olup olmadığının da araştırılması gerektiği ifade edilmiştir. Hükümde uygulanacak kanun maddeleri ise şöyle sıralanmıştır: TCK'nın 314/2, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri.
16. Ceza Dairesi 2018/4468 E. , 2018/5169 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, konusunun önem ve değeri, meydana getirdiği tehlike ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik de göz önünde bulundurulup sanık hakkında Emniyet mahrem yapılanması kapsamında veri inceleme raporu olup olmadığı da araştırıldıktan sonra sonucuna göre hukuka, vicdana ve dosya kapsamına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerekirken, sanığın dosyaya yansıyan faaliyetleri nazara alındığında dosya içeriğine uygun olmayan gerekçe ile temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle fazla ceza tayin edilmesi, Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, verilen ceza miktarı ile tutuklulukta geçirilen süre ve mevcut delil durumu dikkate alınarak sanık ve müdafiinin tahliye taleplerinin REDDİNE, 17.12.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.